Hakim Tirmizi'nin dilinden "Müminin Miracı Namaz"

Şüphesiz ki Allah-u Teâlâ bu âdemoğlunu yaratarak tüm canlılara üstün kılmıştır.Şüphesiz ki Allah-u Teâlâ bu âdemoğlunu yaratarak tüm canlılara üstün kılmıştır. Hakim et-Tirmizi Kul Rabbinden gelen iki hususla karşı karşıyadır: Birincisi, Allah'ın çeşitli durumlarda kendisi için verdiği hükümdür. Kul buna rıza göstermek durumundadır. Diğeri ise kulun yaptığı fiiller ve onlarda nefsini Allah'a teslim etme gereğidir. Bu da emir ve nehyi oluşturmaktadır. Hakim et-Tirmizi Namaz Allah'ın evidir... Hakim et-Tirmizi Gaflet ehli, ibadetleri rahatlık içerisinde ve övgü almak için yaparlar. Onlar zemmederler, zikirde bulunmazlar. İbadetlerin Allah'a arz edildiği günde kimisi kabul olur, kimisi reddedilir. Hakim et-Tirmizi Kim ki namaz kendi azalan için bir engel, kalbi için bir mahpushane olmuşsa o isyankâr kullardan biri olmuştur. Hakim et-Tirmizi 'Sadık'ların namazlarındaki yönelişleri, namazın fiillerine, tilavetine ve tesbihatına yöneliştir. Hakim et-Tirmizi 'Sıddık'ların yönelişi ise namazın fiillerinin manasına, tilavetinin manasına içinde geçen tesbihat ve hamdlerin manalarına yöneliştir. Hakim et-Tirmizi Kişi, Allah'ın divanına durduğu zaman onun yönelişi Allah'ın Kayyumiyetine (yarattıklarının işini idare eden yönüne) yönelmesidir. Hakim et-Tirmizi Kur'an'da hiçbir yerde namazın tek başına geçmediğini, sürekli (İkame=dosdoğru kılmak)kelimesiyle birlikte verildiğini görüyoruz. Ama münafıklara isnad edildiğinde yalın olarak kullanıldığına şahit oluyoruz. Hakim et-Tirmizi Namazın değerinin büyüklüğü, kulun kalbiyle Allah'a olan yönelişine bağlıdır. Hakim et-Tirmizi Allah'ın zikri ile kalp sulanır ve yumuşar, şehvetlerin zikri ise kalbi katılaştırır ve kurutur. Hakim et-Tirmizi Yüce Allah, yarattıkları arasından kullarına acımış ve onlara kendisine yakınlaşmak için gayret etmeleri durumunda tevhit yolunu göstermiş; şehvetin kalbe galip geleceğini, kalbin Allah'ın zikrinden gafil olması durumunda onu helak edeceğini öğretmiştir. Hakim et-Tirmizi Kul Allah'ı zikretmeye devam ettikçe rahmet yağmur gibi onun üzerine inmeye devam eder. Hakim et-Tirmizi Allah kendi katından bir rahmet olarak muvahhitleri bu beş vakit namaza çağırmış ve kulun her sözüyle veya fiiliyle onun lütuflarından birini elde etmesi için onlarda farklı ibadet türleri hazırlamıştır. Hakim et-Tirmizi Marifet kalpte, şehvet ise nefistedir. Hakim et-Tirmizi Her namaz bir tövbedir; iki namaz arasında ise gaflet, kalp katılaşması, kaymalar ve hatalar barınmaktadır. Hakim et-Tirmizi Kişi, kıyama durarak asi olmaktan çıkar. Çünkü organları yayıldıkça kulluğun derecesi azalır ve kişi Rabbinden kaçmaya başlar. Onun huzurunda durduğunda ise onları dağınıklıktan kurtarıp tekrar bir araya toplamış bir halde ibadete durmuş ve böylece asi olmaktan kurtulmuş olur. Hakim et-Tirmizi Kıbleye yönelerek yüz çevirmekten, geri durmaktan uzak kalmış olur. Tekbirle kibirden uzak durmuş olur. Hamd ve sena getirerek gafletten arınmış olur. Hakim et-Tirmizi Kişi Allah'ın huzuruna durduğunda bedenini onun huzuruna tam bir teslimiyetle atmış, muhtaç bir halde ona boyun eğmiş olur. Hakim et-Tirmizi Bilesin ki kalp kraldır, diğer uzuvlar ise ona tabidir. Kral nereye yönelirse azalar da oraya yönelecektir. Hakim et-Tirmizi Namaz, bu ümmete bu şeriat dâhilinde konulan ilk farzdır. Bu ümmetin mensupları kıyamet gününde yedi köprünün ilkinde ondan sorulacaklardır. Hakim et-Tirmizi Namaz, kulun efendisine arz ettiği özrüdür. Hakim et-Tirmizi Namaz; kulun, korkuyla Rabbine yaslanması, önünde zelil bir halde durması, ona dayanması, ona güvenmesi ve yalvararak bağışlanma dilemesidir. Hakim et-Tirmizi Kişi Allah'ın huzurunda durduğunda işler gönülden, bu karanlığın içinden, nefsin söz ve vesvesecileriyle birlikte çıkar. Gönül bu şehvetlerden arınır ve Allah'ın nuruyla aydınlanır. Hakim et-Tirmizi İşte insanlar beş sınıf üzeredir: Birincisi, cezalandırılan; ikincisi, hesaba çekilen; üçüncüsü, müsamaha edilen; dördüncüsü, sevap kazanan; beşincisi ise, Allah'a yakın (mukarreb) olandır. Hakim et-Tirmizi İnsan, sadece ona kul olmak üzere yaratılmıştır. Yaratıldığı niyet üzere kendisine sevap verilecektir. Hakim et-Tirmizi Namaz, ubudiyetin izharının bir göstergesi, muvahhitlerin temizlenmesinin bir vesilesi ve günahların örtüsü olmak üzere vazedilmiştir. Hakim et-Tirmizi Cenabı Allah, Âdemoğullarına olan muhabbeti sebebiyle onların tövbelerine sevinir. Hakim et-Tirmizi Onun selamına nail olan, zahiri ve batıni tüm afetlerden sakınır. Hakim et-Tirmizi Salat, kulun eksiklik hissederek huzurda durmasıdır. Hakim et-Tirmizi