Labirent kitaplar
Günümüzdeki görsel sanatlardan edebi metinlere kadar pek çok yerde karşımıza çıkan labirent imgesinin, girift durumlarda tuhaf bir rahatlatıcı etkisi mi var? Yoksa tam tersi sizi buhrana mı düşürüyor? Bu sorulara, "labirent kitap" diye nitelendirebileceğimiz eserlerle cevap veriyoruz. İşte okuru bir tür bulmacanın içine hapsedebilecek kitaplar...
Labirent kitaplar
Elbette labirent imgesi denince ilk akla gelen isim Borges'tır. Borges bir keresinde labirenti uçsuz bucaksız bir okyanusa, ıssız çöllere, yabani ormanların yön duygusunu kaybettiren derinliklerine benzetmişti. Ona göre, bunların hepsi kafa karıştırıcı ve korku uyandıran ortamlar olsa da, labirent korkuya neden olmazdı. Labirent, nihayetinde insan eliyle tasarım edilmiş bir yapı olarak, içinde mahsur kalana, belirli bir yapının, bir düzenin içinde kaybolma hissi verirdi.
Borges'in pek çok öyküsünde karşımıza çıkan labirent imgesi bazen zamanın farklı düzlemlerine işaret eder, bazen de evrenin ta kendisi diyebileceğimiz o sonsuz Borges kütüphanesini imgeler. Labirent sonunda Borges'in yazdığı neredeyse her şeyin temelinde yatan bir imge olup çıkar.