Edebiyatımızın parlamenter isimleri

7 Şubat 1904'te Çatalca'da doğdu. İstanbul'da Yüksek Öğretmen Okulunu bitirdi. Adana, Malatya, Edirne, Tarsus, Ankara ve Kıbrıs liselerinde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1950-1954 döneminde Adana milletvekili oldu. Daha sonra tekrar öğretmenliğe döndü ve Ankara Gazi Lisesi edebiyat öğretmeni iken emekliye ayrıldı. Yeni İstanbul ve Babıali'de Sabah gazetesinde siyasi ve edebi fıkralar yazdı. 1975 yılında Ankara'da ve Arif Nihat Asya'nın şiirlerinde milliyetçilik konusu ağır basar. Bayrak ve vatan konularında sayısız şiirler yazmıştır. Teknik yapı olarak şiirin her türünü denemiş ve son şiirlerinde mistisizme yönelerek rubai tarzında şiirler yazdı. 1904 yılında Drama'da doğdu. Genç yaşında sanat çalışmalarına başlayan Banguoğlu en çok rubai tarzında şiirler yazmıştır. 1936 yılında Breslau Üniversitesi'nde doktora yapmıştır. Ankara Üniversitesi'nde, Londra ve İstanbul Üniversitelerinde 1961 yılına kadar Profesör olarak Türkoloji öğretim üyeliğinde bulunmuştur. 1943 yılında Bingöl Milletvekilliğine seçildi. 1948 yılında Milli Eğitim Bakanı oldu. 1961 yılında Edirne Senatörlüğüne seçildi. 1963 yılında Halkevleri Genel Başkanlığı görevinde bulundu. 194 7 ve 1960'da Türk Dil Kurumuna Başkan seçildi. 1970 yılında Yeni Türkiye Partisine Genel Başkan seçildi. 1939 yılında Kahramanmaraş'ta doğdu. İlk, orta ve lise tahsilini orada tamamladı. Bir müddet İstanbul ve Ankara Hukuk Fakültesine devam ettiyse de yüksek tahsilini Ankara'da Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümünde tamamladı. Edebiyat Öğretmenliği ve Kütüphane Müdürlüğü yaptı. Sanayi Bakanlığı İnsan gücü ve Eğitimi Daire Başkan Yardımcısı iken istifaen devlet memuriyetinden ayrılan Bayazıt, Akabe Yayınları ve 'Maverâ' dergisi yöneticisi oldu. Yayınevi merkezini İstanbul'a taşıyınca yeniden memuriyete başladı. Kuruluş yıllarında İstanbul Türk Musikisi Devlet Konservatuarı Genel Sekreterliği de yapan Bayazıt, 1987 genel seçimlerinde Anavatan Partisi'nden aday olarak katıldığı Kahramanmaraş ilinde seçimleri kazanarak parlamenter oldu. 2 Aralık 1884'te Üsküp'te doğdu. Gerçek adı Ahmet Agâh'tır. Birinci Dünya Savaşı yıllarında Darülfünün'da dersler verdi. Sırasıyla Medeniyet Tarihi, Batı Edebiyatı, Türk Edebiyatı Tarihi konularında öğretmenlik yaptı. 1922'de Ankara'ya geldi. Milli Mücadele'de görev aldı. İstiklal Savaşı'nı kazanmamızdan sonra Türk Barış Heyeti içinde görev alarak Lozan'daki çalışmalara katıldı. 1923'te Urfa milletvekili, 1926'da Varşova 1929'da Madrid Büyükelçisi oldu. 1934'de Elçilikten ayrıldı. CHP'nin sanat müşavirliğine getirildi. 1943'de yapılan ara seçimlerinde İstanbul milletvekili oldu. 1946 seçimlerine katıldı ise de kazanamadı. Tarihi çağlar boyunca gerçek güzelin ve güzelligin öncüsü Yahya Kemal Beyatlı, Türk şiirine güç ve kuvvet veren şairlerimizin ilk safında yer alır. Beyatlı, Türkçeyi, bilinenin ve alışılmışın ötesinde bir kuyumcu titizliği içinde işleyerek, tarihten yurt sevgisine, coğrafyadan aşka kadar sınırsız pür-şiire, hem de aruz vezniyle ölümsüzlük mührünü başarıyla vurmasını bilmiştir. 23 Temmuz 1908 yılında Erzincan'da doğdu. Çağlar, çocukluk yıllarını şu cümleleriyle özetler: 'Bünyan yakınında yerleşmiş Sürüngüz isimli Türkmen oymağından çiftçilikle meşgul ve halkalı ziraat okulunda okumuş bir babanın ve Karesi çepnilerinden kolağası Ahmet Aganın kızı bir ananın oğluyum. Erzincan'da hürriyet topları atılırken dünyaya geldim.' Okulunda öğretmenlik yapmakta olan Eflatun Cem ve Faruk Nafiz Çamlıbel'den edebiyat ve şiir zevkini aldı. Zonguldak'ta okulunu bitirdikten sonra inceleme yapması için İngiltere'ye gönderildi. Yurda dönünce Halkevleri müfettişliğinde bulundu. Erzincan'dan milletvekili seçildi. Ancak bu görevinden 1948 yılında kendi isteğiyle istifa ederek ayrıldı. İstanbul Radyosu'nda edebi müşavir, Robert Kolej'inde edebiyat öğretmenliği yaptı. 1961 yılında da Kurucu Meclis üyeliğine seçildi. 1898 yılında İstanbul'da doğdu. İlk ve orta öğrenimini İstanbul Bakırköy'de yaptı. Tıp Fakültesine girdiyse de öğrenimini tamamlayamadı. Gazeteciliğe başladı. Aralıksız olarak 14 yıl milletvekilliği yaptı. Parlamenter hayatı 1960 ihtilali ile noktalandı. Yassıada'da tutuklanıp yargılandı. Bir buçuk yıl tutuklu kaldıktan sonra suçsuz görüldü ve serbest bırakıldı. Tutukluluk dönemine ait yazdığı dörtlükleri 'Han Duvarları'na nazire olarak 'Zindan Duvarları' adıyla 1967 yılında bastırdı. Hecenin beş şairiyle birlikte en güzel memleket şiirlerini yazdı. Konuşulan Türkçeyle halkımızın diliyle onların duygu ve duyarlıklarını dile getirdi. Hece veznini de aruz veznini de büyük bir ustalıkla kullandı. Yaşadığı dönemin beğenilen ve okunan bir şairi oldu. 1883 yılında İstanbul'da dünyaya geldi. Annesi Fehime Nezihe Hanım eski usulde şiirler ve şarkı güfteleri yazıyordu. Bu güfteleri dönemindeki besteciler tarafından besteleniyordu. İki tane de piyes yazmıştı. Annesinin eğitiminde Celal Sahir Erozan küçük yaşlarda şiire başladı. Şiir yazmak kadar, okumak ve hitabet gücü de vardı. Edirne'deki bir okulun açılış töreninde konuşma yapmak ve şiir okuması için küçük yaşında Edirne'ye götürülmüştü. Celal Sahir'deki bu üstün kabiliyetin methini işiten II. Abdülhamid, onu dokuz yaşındayken saraya çağırtmış. Huzurunda şiirler akutmuş, kendisine bir nişan ve para armağanı vermişti. Döneminde yayınlanan pek çok dergide değişik isimlerle yazı ve şiirlerini yayınlamaya başladı. Yabancı dil olarak Fransızcasını ilerletmişti. Bu yabancı dil aracılığıyla batı sanat ve edebiyat maaşına oldu. 1899'da devrin en ünlü edebiyat dergisi olan 'Servet-i Fünün'da ilk şiirini yayınlatabildi. Bu büyük bir başarıydı. Derginin geçici olarak kapatıldığı 1901 Ekim ayına kadar şiirleri iki yıl süreyle bu dergide çıktı. İstanbul Üniversitesi'ne Edebiyat dalında öğretim üyeliği kendisine teklif edildi. Ancak bu teklifi geri çevirdi. 1928'de Zonguldak Milletvekili seçildi. Bir süre ticaret de yapmıştır. 1873'te İstanbul'da doğdu. Milli mücadelede ve İstiklal Savaşı'nda yazı şiir ve vaazlarıyla, Sebil'ür-Reşad dergisinde yayınlanan makaleleriyle zaman zaman morali bozulan halka destek verdi. Ankara, Kastamonu ve Kayseri'de halkı yatıştıran ve gayrete sevk eden beyannameler bastırarak her tarafta dağıtıldı. Büyük taarruzun zaferle sonuçlanmasından 30nra Mehmet Akif İslam Birliğinin sağlanacağı ümidini taşıyordu. 23 Nisan'da Türkiye Büyük Millet Meclisi kurulmuştu. Mehmet Akif de Mayıs başlarında Ankara'ya varabildi. Burdur'dan milletvekili seçilerek Birinci Meclise girdi. Mehmet Akif bir süre Konya'da çıkan isyan nedeniyle halka öğüt vermesi için Konya'ya, daha sonra da Kastamonu 'ya gönderildi. Bu illerde halka vaazlar vererek milli duyguları takviye ediyordu. Vaazlarının halk üzerindeki büyük etkisi görülerek diğer il ve ilçelere de gönderildi. 1927 yılında İstanbul'da doğdu. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'ni bitirdi. Genç yaşta gazeteciliğe başladı. 1951-1952 yıllarında Yedek Subay Temsil Bürosu'nda askerliğini tamamladı. İlk şiirleri henüz lise talebesiyken yayınlandı. Ajans Türk Gazetecilik ve Matbaacılık Sanayii'nin kurucularından olan Evliyagil, 1973 seçimlerinde Ankara milletvekili olarak parlamentoya girdi. Bu dönemde Avrupa Konseyi Üyeliğinde de bulundu. 1980-1984 yılları arasında televizyonda 'Şiir Dünyası' programını hazırlayıp sundu. Yurdumuzu birçok defa yurt dışında da temsil eden Evliyagil, 1979 Dünya Çocuk Yılında 'Çocukların Görkemli Düşü ve Acı Gülüşü' adlı eseri Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu'nda sahnelendi. Şiirlerinde daima insanı, insan sevgisini, serapa bir güzelliği, tarih ve coğrafya ile gelişen, serpilen bir memleket sevgisini, yalınkat aşk duyarlığını bir ressam gibi renkli mısralarla gönüllere işlemiştir. N. Evliyagil sınırsız pür şiirin, öz şiirin coşkulu bir şairidir. 1876'da Diyarbakır'da doğdu. Babası Diyarbakır'ın tanınmış ailelerinden Mehmet Teyfik Bey'dir. Ziya Gökalp ilk ve orta ögrenimini Diyarbakır'da yaptı. 1912 yılında da Ergani'den milletvekili seçilerek meclisi mebusana girdi. 1'inci Dünya Savaşı sırasında (1914) İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Profesörlüğüne getirildi. Ziya Gökalp Türk Milliyetçiliğini şuurlu ve sistemli bir şekilde kurmaya çalıştı. 1889'da İstanbul'da doğdu. Mekteb-i Hukuku 1910 yılında bitirdi. Başlangıçta Adliye nezaretinde memur olarak çalıştıktan sonra Maarif nezaretine girerek edebiyat öğretmeni göreviyle Trabzon'a atandı. Edebiyata merakı çocukluk yaşlarında başladı. Yazdığı şiirlerini 1913 yılında (Gütf-ü-gü) adıyla bastırdı. Aynı yıl İsviçre'ye Psikoloji ve Pedagoji öğrenimi yapmak üzere gitti. Öğrenimini bitirdikten sonra Yüksek Öğretmen Okuluna psikoloji ve pedagoji öğretmeni olarak gönderildi. Bu okulda üç yıl müdürlük yaptı. 1926'da 'Şen Yazılar' isimli eserlerini bastırdı. Aynı yıl maarif vekaleti talim ve terbiye dairesi üyeliğine getirildi. Bir yıl sonra da Sivas Milletvekili seçildi. Parlamenter görevini sürdürürken 'Çocuk Kalbi, 1927'. 'Çocuk Ruhu. 1929' adlı eserlerini yayınladı. 1885 yılında Katerin ile Alasonya arasında, bir dağ köyünde doğdu. Türk edebiyatına romancı, hikayeci, gazeteci ve şair olarak elli yıl hizmet etti. 31 Mart olayı üzerine gönüllü yazılarak hareket ordusu ile birlikte İstanbul'a geldi. Hürriyet mücadelesinin öncülerinden birisi oldu. Balkan Savaşı başlamak üzereyken 'Tanin' gazetesinde yayınladığı makaleler arı duru bir dille yazdığı özlü yazılar ve Balkan yenilgisinden sonra hece vezni ile yazdığı kahramanlık şiirleri Türk gençliğinin hafızasında uzun yıllar unutulmaz bir iz bıraktı. 1932 yılında Ankara'dan milletvekili seçildi. Parlamenter hayatı aralıksız 1946 yılına kadar devam etti. 1869 yılında Konya'da doğdu. On sekizinci göbekten Mevlana Celaleddin-i Rümi'nin torunudur. İlk tahsilini Mevlana Dergâhı yanındaki Sultan Veled Medresesinde yaptı. Arapça ve Farsça dillerini genç yaşta iyi bir şekilde öğrendi. Yirmi beş yıl öğretmenlik yaptı. Mevlana Dergahında dokuz yıl hizmette bulundu. Postnişinlik görevini başarıyla yerine getirdi. Devamlı olarak gazete ve dergilerde makaleler yayınladı. Devlet memuriyetinden çekildikten sonra Galata Mevlevihanesi postnişinligine getirildi. Bu vesileyle yazdığı İlahi, Zekai Dede Zade Ahmet Efendi tarafından bestelendi. Kaside, naat, gazel, kıt'a, rubai olarak büyük bir divanı dolduracak kadar şiir yazdı. İkinci, üçüncü, dördünci ve beşinci dönemlerde Kastamonu'dan, altıncı dönemde Yozgat'tan milletvekili seçildi. 15 Eylül 1901 yılında Bayburt'ta doğdu. Milli Edebiyatımızın ünlü şairlerinden olan Kemalettin Kamu, önce aruz sonra hece vezniyle şiirler yazdı. Milli Mücadele yıllarında kahramanlık türü şiirleriyle üne kavuştu. Daha sonra aşk, gurbet ve yurt konularını işledi. 1939 yılında Rize Milletvekili seçildi. Parlamenter hayatını sürdürdüğü süre içinde de Türk Dil Kurumu Terim Kolu Başkanlığı'nı yürüttü. 1910 yılında Gümüşhane'de doğdu. Yedi Meşaleciler'den olan Kocatürk Edebiyat öğretmeni olarak görev yaptı. Milli Eğitim Bakanlığı Müfettişliği görevinde bulundu. Fransızca, Almanca, Farsça ve Arapçayı bilen Vasfi Mahir Kocatürk güzel şiirleri kadar yaptığı araştırmalarla da ün yapmış bir fikir adamımızdır. Dokuzuncu dönem Gümüşhane milletvekili olarak politik hayata atıldı. 1890'da İstanbul'da doğdu. Öğrenimini yarım bırakarak kendisini tamamıyla edebiyata verdi. 1909'da Fecr-i Ati Topluluğuna katıldı. Yazılarıyla büyük ilgi topladı. 'Servet-i Fünün' dergisinde şiirleri ve makaleleri yayınlanıyor, edebi sohbetlere katılıyordu. 1910'dan 1913 yılı sonuna kadar İstanbul'da edebiyat öğretmenliği yaptı. Batılı yazarlara ait yazdığı makaleleri ve inceleme yazılarını 'Hayat-ı Fikriye' adlı bir eserde topladı (1912). 1913 yılı sonlarında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Profesörlüğüne tayin edildi. Bu tarihten itibaren Mehmed Fuad Köprülü kendisini ilmi çalışmalara adadı. Türk Edebiyatı'nın ne şekilde incelenmesi gerektiğine dair bulduğu usulleri örnekleriyle birlikte 'Türk Edebiyatı Tarihinde Usul' adlı araştırmasında açıkladı. 1935 yılında politikaya atıldı ve Kars'tan Milletvekili seçildi. Ancak üniversiteyle ilgisini kesmedi. O günün kanunlarına göre İstanbul Edebiyat Fakültesi'nde Türk edebiyatı tarihi konusunda verdiği derslere aralıksız devam etti. Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesi açıldıktan sonra da bu ilimizde öğretmenlik yaptı. Şiirlerinde kullandığı ağır dil Mehmet Fuad Köprülü'nün şairlik yönünü gölgelemiş ancak ilmi çalışmaları ve incelemeleri, Türk edebiyat tarihi ile ilgili eserleri fikir ve düşünce dünyamızda büyük bir boşluğu doldurmuştur. 1890'da İstanbul'da doğdu. Meclisi Mebusan Kavanin Dairesine memur olarak girdi. Milli hükümetin kurulmasından sonra yayın hayatına atıldı. Akbaba, Papağan, Güneş, Resimli Dünya gibi güldürü ve edebi dergiler çıkardı. Güldürü yazılarında 'Fiske' mahlasını kullanıyordu. Orhan Seyfi Orhan, Harp Akademisinde, Harp Okulunda, İstanbul Erkek Lisesi'nde edebiyat öğretmeni oldu. Zonguldak ve İstanbul'dan milletvekili seçildi. Günlük gazetelerde de uzun yıllar köşe yazarlığı yaptı. 1895'te İstanbul'da doğdu. 1946 yılında Ordu'dan milletvekili seçildi. Yusuf Ziya Ortaç'ın sanat hayatı 1914 yılında bir şiir yarışmasında birincilik kazanmasıyla başladı. Ortaç, Cumhuriyet döneminin güldürü edebiyatında ilklerden olmakla kalmamış bu türde pek çok ünlü yazarın yetişmesinde de büyük katkısı olmuştur. 1919 yılında yazdığım 'Binnaz' adlı tiyatro oyunu tiyatro tarihimizde heceyle yazılmış sanat değeri taşıyan ilk manzum eser olarak büyük ilgi topladı. Türkçeyi en güzel kullanan yazarlarımızdan birisidir. Yurdumuzda mensur şiir türünün en başarılı yazarıdır. 1875'te İstanbul'da doğdu. Babası, Samih Rıfat'ı özel olarak okuttu. Daha sonra Koca Mustafa Paşa Askeri Rüştiyes'ne yazıldıysa da sağlık durumu bu okula devam etmesine imkan vermedi. Özel ders alarak kendisini yetiştirdi. 1892 yılında kantar idaresine memur oldu. Biga Mutasarrıf vekilliğine atanınca öğretmenliği ve gazeteyi bırakmak zorunda kaldı. 1912'de Konya Valisi oldu. 1913'de Trabzon Valiliğine gönderildi. 1915'te tekrar Konya Valiliğine getirildi. Az bir zaman sonra da Dâhiliye Müsteşarı olunca Konya'dan ayrıldı. 1901 'de İstanbul'da doğdu. İstanbul Edebiyat Fakültesini bitirdi. Çeşitli liselerde edebiyat öğretmenliği ile Güzel Sanatlar Akademisi'nde Estetik ve Sanat Tarihi kürsüsünde dersler vererek görevini sürdürdü. İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nde profesör oldu ve yeni Türk edebiyatını okuttu. Altıncı dönemde Maraş Milletvekili oldu. Yedinci dönem seçimlerini kaybetti. 1946 yılı sonlarında Milli Eğitim Bakanlığı müfettişliğine 1948 yılında Güzel Sanatlar Akademisi Sanat Tarihi öğretmenliğine 1950'den sonra da yeniden İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Yeni Türk Edebiyatı Profesörlüğüne getirildi. Bu görevini ölüm tarihi olan 1962 yılına dek sürdürdü. Şiirleri ince, hassas bir şair kalbinin insanın gönlünü bir 'yaşama sevinci' ile dolduran yankılarıdır. Onun şiirleri, yüksek sesle değil; göz ucuyla, gönül yordamıyla okunmalıdır. Bir resim seyreder gibi, uzak bir ney sesini dinler gibi... Bir masaldan arta kalan bir duyarlıkla tadımlık bir şiir dünyasında gezinir gibi olursunuz. Sınırsız, süresiz ve sonsuz bir şiir bahçesinde bulursunuz kendinizi. Sami Paşazade Sezai Bey'in yeğeni olan Hamdullah Suphi Tanrıöver, İstanbul'da 1886 yılında doğdu. 1909 yılında kurulan Fecri Ati akımının içinde yer alan isimlerden birisi de Hamdullah Suphi'dir. Bu grubun içinde uzun süre kalmadı. Çünkü bazı edebiyatçılar gibi o da Milli Edebiyat ekolüne bağlandı. İstanbul ilk öğretmen okulu ile üniversitede öğretmenlik yaptı. Milli Mücadele'nin başladığı sıralarda da Anadolu'ya geçmiş 1920 yılında Büyük Millet Meclisinin ilk toplantı döneminde Saruhan'dan milletvekili seçilmişti. 1920 ve 1925 yıllarında iki kez Maarif Vekilliği de yapmıştır. Döneminin çok ünlü konuşmacılarından birisi olmuş ve konuşmalarını 2 cilt olarak 'Dağ Yolu' (1929) ve 'Güne Bakan' (1929) isimli iki ayrı kitapta toplamıştır. Bir ara 13 yıl süreyle Bükreş elçiliğimizde bulunmuş ve bu sürenin sonunda tekrar parlamentoya girmiştir. Çok güzel şiirler yazmış olan Hamdullah Suphi Tanrıöver sağlığında şiirlerini bir kitapta toplamamıştır. Hamdullah Suphi Tanrıöver, Maarif Vekiliyken Mehmet Akif'in İstiklal Marşı'nı Meclis kürsüsünden ilk defa okumuş ve bu şiirin meclisimizce onaylanmasında hizmeti geçmişti. 1852 tarihinde İstanbul'da doğdu. Hamid, 1914'de Meclis-i Ayan üyesi oldu. 1922 Ekim ayına kadar bu vazifede bulunan Hamid, daha sonra emekli oldu. Cumhuriyet Devrinde milletvekili iken 1937 yılında İstanbul'da vefat etti. Edebiyatımızın batılılaşması konusunda Hamid, düşünenden çok yapan adam olarak tanınır. Türk şiiri serbestleşmeye Tevfik Fikret'le değil Hamid'in sahra şiiriyle geçmiştir dememiz daha doğru olur. 1901 yılında babasının görevli olarak bulunduğu Kudüs'te doğdu. Sultani tahsilini İstanbul'da tamamladıktan sonra İstanbul Edebiyat Fakültesi'nin Felsefe bölümüne girdi. Öğrenciliği sürerken Paris'e giderek Sorbonne Üniversitesi'nde iki yıl öğrenim gördü. Dönüşünde İstanbul'daki yüksek tahsilini bitirdi. Edebiyat öğretmeni oldu. Çeşitli illerde öğretmenlik yaptıktan sonra tekrar Avrupa'ya gönderildi ve öğrenci müfettişliğinde bulundu. Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye üyesi iken politikaya atıldı ve sırasıyla Adana ve Urfa milletvekili oldu. Daha sonra Paris'te kültür ataşeliği yaptı. İstanbul'da öğretmenliğini sürdürdü ve emekli oldu. 1904'de Uşak'ta doğdu. Anadolu'nun çeşitli ilçelerinde Kaymakamlık görevinde bulundu. Mülkiye müfettişi olarak yurdun çeşitli yörelerini dolaştı. 1943 yılında Kütahya'dan milletvekili seçildi. Ömer Bedreddin Uşaklı milli mücadele yıllarında yazdığı şiirleriyle ün yaptı. Uşaklı şiirlerini arı, duru bir dille yazmıştır. Konularını tabiattan. Aşktan, memleket güzellemelerinden esinlenerek işlemiştir. Kendisine has bir söyleyişi vardır. Anadolu'nun günlük hayatı onun şiirlerinde hala bütün güzelliği ile yaşamaktadır. 18 Mart 1892 tarihinde İstanbul'da doğdu. Aslen Sivaslı olup 1677 yılında Selanik'e bağlı Köprülü'ye nakletmiş olan Vaizzadeler ailesindendir. 1911 yılında Galatasaray Sultanisi'nin Türkçe ve Fransızca bölümlerinden diploma alarak bitirdi. l914'de İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi'nden mezun oldu. Aynı yıl öğretmenliğe atandı. Sırasıyla Galatasaray Sultanisi, Askeri Baytar Mekteb-i Alisi, Darülmuallim-i Aliye'de Türkçe, Fransızca dil ve edebiyatı dersleri verdi. 1923 yılında Afyonkarahisar milletvekili seçildi. II. III ve IV. dönemlerde parlamenter hayatını sürdürdü. 1932 yılında 'Türk Dili Tetkik Cemiyeti' kurucu genel yazmanı 1933'de Riyaset-i Cumhur Umumi Kâtibi oldu. Bu görevlerini Tiran (1934), Atina (1934). Budapeşte (1939) Büyükelçilikleri izledi. 1943 yılında Roma, 1944'de Londra ve 1945 yılları sonuna doğru Atina Büyükelçiliklerinde bulundu. 1952 yılında emekliye ayrıldı. 1869 yılında İstanbul'da doğdu. 1913'de Musul'dan milletvekili seçildi. Tüm memuriyet hayatı süresince edebi çalışmalarına hiçbir zaman ara vermemişti. Türklerin milli şairi olarak yurt içinde ve dışında büyük şöhret yapmıştı. Milletvekilliği süresince edebi çalışmalarını hızlandırma imkânına kavuştu. Şarki Karahisar'dan milletvekili seçildi. Sonraki seçim dönemlerinde Urfa ve İstanbul'dan milletvekili seçildi. 1887'de İstanbul'da doğdu. Milli mücadele yıllarında 1rabzon Lisesi Müdürlüğünde ve Giresun Milli Eğitim Müdürlüklerinde bulundu. Milli mücadeleden sonra tekrar İstanbul'a yerleşti. Kabataş Lisesi ile İstanbul Erkek Muallim Mekteplerinde edebiyat öğretmenliği yaptı. Bir süre Yahya Kemal'den boşalan Edebiyat Fakültesindeki kürsüde edebiyat dersleri okuttu. Liselerin birinci sınıfı için yazdığı (Edebiyat) isimli eseri yıllarca liselerde öğrencilere okutmuştur. Bir süre sonra da 'Epope ve Edebi nevilerle mesleklere dair' Malümat'ı, 1931 'de de 'Türk Edebiyatı Antolojisi' adındaki eserlerini bastırdı. 1934 yılında Ordu milletvekili seçildi. Bir yıl sonra 'Ömer Seyfettin Hayatı ve Eserleri' adlı inceleme kitabını yayınladı. 1943'te İstanbul Edebiyat Fakültesi'ne Türk Edebiyatı Bölümüne öğretim görevlisi olarak atandı. 1950 yılında Çanakkale milletvekili seçildi. 16 Aralık 1897'de İstanbul'da doğdu. 1935 yılında İzmir Milletvekili seçildi. Milli Eğitim Bakanlığına getirildi. Yedi yıl süren Bakanlığı sırasında Köy Enstitüleri'nin kurulmasında (1940) dünya klasiklerinin Türkçeye kazandırılmasında (1941) büyük çaba gösterdi. 1946 yılında politikadan ve bakanlıktan ayrıldı. 1961 yılında Kurucu Meclis üyeliğine seçildi. Bu görevini sürdürürken 26 Şubat 1961 tarihinde öldü. Hasan Ali Yücel, önce aruz şiirler yazmış daha sonra heceye dönmüştür. Şiire verdiği önem kadar kültür, sanat ve eğitim konularında pek çok makale yayınladı. (TBMM Kültür, Sanat ve Yayın Kurulu Yayınları)

Edebiyatımızın parlamenter isimleri

ARİF NİHAT ASYA