VAV TV CANLI YAYIN
Zekeriya Erdim

İşlerimiz âsan, ahsen, ihsan olsun

27.10.2025

Unuttuğumuz kelime ve kavramlar; düşürdüğümüz, aldırdığımız, çaldırdığımız, kaybettiğimiz değerli eşya gibidirler. Bu mağduriyete maruz kalan kişiler, kurumlar, ülkeler, toplumlar; dil, düşünce, anlayış, kavrayış, sanat, siyaset, kültür, medeniyet gibi alanlar ve konular açısından kısırlaşırlar, fakirleşirler.

Bizim, çoktandır başka milletlerle mukayese edilemeyecek kadar büyük hafıza kayıplarımız var. Sözcüklerle birlikte temsil ettikleri anlamlar ve değerler de kaybolup gidiyorlar.

İşte bu noktadan hareketle; birbirini destekleyen ve tamamlayan üç kavram üzerinde durmak istiyoruz. Böylece, özelden genele yansıyacak bir farkındalığın fitilini yakmış olmayı ümit ve temenni ediyoruz.

Toplumsal hafızası yerinde olanlar, "İşiniz âsan olsun" duasını bilirler. Yapılan yahut yapılacak olan işler için "kolaylık" dilmiş olurlar.

Yakın geçmişte dilimize giren "asansör" kelimesinin, "âsan" ile irtibatı vardır. Bu adla anılan cihaz; insanların ve yüklerin kolayca yukarı çıkarılması yahut aşağı indirilmesi için kullanılır.

"Ömrünüz âsan olsun" sözü, başka bir anlam zenginliğinin ifadesidir. Kısaca, "Sağlık ve afiyet içinde yaşayın" duası ve dileğidir.

Çoğu anneler ve babalar, "ahsen" kelimesini çocuklarına isim olarak veriyorlar. Sözlükler, ansiklopediler; "İyiliğin, güzelliğin, estetik değerin en yüksek derecesi. Daha iyi-daha güzel, çok iyi-çok güzel, en iyi-en güzel" diye tarif ediyorlar.

Buraya bir de "ihsan" kavramını eklememiz gerekiyor. O da "Başkalarına iyilik etmek, lütuf ve ikramda bulunmak, güzel davranmak, iyi ve güzel olanı en mükemmel şekilde yapmak" anlamına geliyor.

İsim olarak kullanılan kelimeler arasında "ihsan" da var. Eskiler, böyle güzel isimlerin sahiplerine dua ederlerken; "İsminle müsemma ol" diyorlar.

Cibril hadisinde, ihsan; "Allah'ı görür gibi kulluk ve ibadet etmek" diye tarif edilmiştir. Böylece, yaratılış amacına uygun yaşamanın gereği, önemi belirtilmiştir.

Peygamber(sav) Efendimiz; "Allahım! Yaratılışımı güzel yaptığın gibi ahlakımı da güzel yap" siye dua ediyor. Hz.Ali(ra), "İnsanlar işlerini ihsanla yapmalarına göre değer kazanırlar" diyor.

Bakara suresi ayet 195'e göre; "Allah, işini güzel yapanı sever". İslam âlimleri, bu ayetin amacını, anlamını, açılımını şöyle özetlemişler:

Rabbinin rızasını kazanmak isteyen kişi; yaptığı işi hem iyi bilmeli, hem iyilik için yapmalı, hem de en iyi ve en güzel şekilde yapmalıdır. Sadece kendisine değil, başkalarına da faydalı olmayı hedef almalı; yaşadığı ülkeye, topluma, dünyaya, insanlık âlemine değer katmalıdır.

Üç kavramı uç uca eklediğimizde; muazzam bir alan ve anlam derinliğinin, genişliğinin, zenginliğinin oluştuğunu görüyoruz. Dönüp dolaşıp; "Herkes işini âsan, ahsen, ihsan üzere yapsa evimiz-ailemiz, işimiz-iş yerimiz, ülkemiz-toplumumuz, dünyamız-insanlık âlemimiz daha iyi, daha güzel, daha huzurlu, daha güvenli olur" noktasında duruyoruz.

Bunun için yapılması gerekenler var. Alt alta yazsak, karşımıza çok uzun bir liste çıkar.

Her şeyden önce, "iyi insan" olmalıyız. Yaratılmışların en mükemmeli olarak var edilmiş olmamızın amacını anlamalı, sorumluluğunu kuşanmalıyız.

Bu aslında, "iyi Müslüman" olmak anlamına da gelir. Çünkü İslam, insanlık âleminin huzur ve güven içinde yaşamasını sağlayacak fıtrat dinidir.

Sonra cinsiyetimizi anlamalı, algılamalı; "iyi kadınlar ve iyi erkekler" olma amacına yönelmeliyiz. Türümüzle birlikte, cinsimizin de özenle yaratıldığını bilmeliyiz.

Evlenip "iyi eşler" olma hakkımız ve sorumluluğumuz var. Sadece insanlar değil, bitkiler ve hayvanlar bile aile olup birbirlerini destekliyor, tamamlıyorlar.

Şayet "iyi anneler ve babalar" olabilirsek, iyi evlatlar yetiştiririz. Hem neslimizi devam ettirir, hem de dünyayı daha yaşanılabilir bir yer haline getiririz.

Annelerimize, babalarımıza karşı "iyi evlatlar" olmamız gerekir. Onlar bizim hem var ediliş aracımız, hem de dua kapımız ve ömür bereketimizdir.

İçinde yaşadığımız sosyal çevre; "iyi kardeş, iyi arkadaş, iyi komşu, iyi akraba" olmamızı bekliyor. Her biri, bize ayrı bir anlam ve değer ekliyor.

Bir de mesleklerimiz, meşguliyetlerimiz, yapıp ettiğimiz işlerimiz var. İnsanlar "iyi amir, iyi memur, iyi işçi, iyi patron, iyi aydın, iyi sanatçı, iyi esnaf, iyi tüccar, iyi öğretmen, iyi idareci, iyi hakim, iyi savcı, iyi doktor, iyi hemşire, iyi mühendis, iyi müteahhit…" olabilseler; hayatı güzelleştirir ve kolaylaştırırlar.

Eskilerin tabiriyle, "Herkes kendi kapısının önünü temizlese, bütün dünya temiz olur". İnsanlar her bakımdan iyi, güzel olsalar; işlerini âsan, ahsen, ihsan üzere yapsalar; şeytanlar ve adamları yapacak bir şey bulamayıp işsiz kalır.

Zekeriya Erdim

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu'na aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Ancak alıntılanan köşe yazısı/haberin bir bölümü, alıntılanan habere aktif link verilerek kullanılabilir. Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.