VAV TV CANLI YAYIN

Riyazü's Salihin Okumaları 2: Riyazü's-Salihin Mukaddimesi | Ahmet Şentürk

Yayınlanma Tarihi: 17.12.2025 10:59

Ahmet Şentürk’ün VAV Radyo'da yayınladığı, İmam Nevevi'nin "Riyazü's-Salihin" isimli eserini okuduğu programının ikinci bölümüyle sizlerleyiz. Bugün musannifin, müellifin mukaddimesini, önsözünü okuyor.

Mukaddimeler genelde besmele, hamdele ve salvele ile başlar. Bu adete, ulemanın bu örfüne, adet haline getirdiği bu hususa İmam Nevevi de riayet eder ve eserine, Riyazü's-Salihin'e besmele, hamdele ve salvele ile başlar.

💠

Rahmân ve Rahîm olan Allah'ın adıyla. Hamd; bir olan, her şeye egemen olan, Azîz ve çok bağışlayan Allah'a mahsustur. O; gerçek kalp ve göz sahiplerine bir hatırlatma, gönül ve akıl sahiplerine bir öğüt olarak geceyi gündüz üzerine bürüyendir. Seçtiği kullarını gaflet uykusundan uyandıran, onları dünyaya meyletmekten uzaklaştıran, onları murakabe, devamlı tefekkür etme ve öğütlerden ibret alma ile meşgul eden de O'dur.

Mukaddime kısımlarında bir nevi müellif, bazı hususları da besmele, hamdele, salvele vesilesiyle de işaret etmeye çalışır. Bu hamdele kısmında İmam Nevevi'nin bazı hususlara işaret ettiğini görmekteyiz. Örnek verecek olursak; az önce okuduğumuz bölümde, "Seçtiği kullarını gaflet uykusundan uyandıran, onları dünyaya meyletmekten uzaklaştıran, onları murakabe, devamlı tefekkür etme ve öğütlerden ibret alma ile meşgul eden de O, Allah celle celâluhudur," diyerek; aslında okuyucularına ve daha sonra gelecek okuyucularına gaflet uykusundan uyanmanın önemini, dünyaya meyletmekten uzaklaşmanın önemini ve yine her halimizi murakabe etmenin önemini hamdele vesilesiyle vurgulamaktadır.

💠

Mukaddimeye devam edelim:

Onları hep itaatte kalmaya, asıl yurda hazırlanmaya, kendi gazabını celbedecek, cehenneme götürecek işlerden uzak durmaya ve değişen hallerle zamanlar içinde bu durumlarını muhafaza etmeye kendilerini muvaffak kılan da O'dur.

Burada yine karşımıza çok güzel bir kavram çıktı: Tevfik kavramı. Kişi eğer bu dünya hayatında ahiret yurduna hazırlanacak vesileleri elde eder ve bu dünya hayatı gereğince yerine getirebilirse, bu Allah celle celâluhunun tevfiki, muvaffak kılması sayesindedir. Kul yapıp ettiği her şeyi Allah celle celâluhudan bilmelidir ve O'na her daim hamdetmelidir.

💠

Hamdlerin en beliği, en pak ve en kapsamlı olanı ve en bereketlisiyle o Allah celle celâluhuya hamdediyorum. Şehadet ederim ki El-Berr, El-Kerîm, Er-Raûf, Er-Rahîm olan Allah'tan başka bir mabut yoktur. Yine şehadet ederim ki Efendimiz Hz. Muhammed (sallallâhu aleyhi ve sellem) O'nun kulu, Resulü, Habibi ve Halili'dir. Dosdoğru yola eriştirecek, gerçek hidayet kaynağı kusursuz dinine çağıran davetçi O'dur.

Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) ile ilgili burada da İmam Nevevi merhum dört tane temel özelliği zikretmiş oldu: Kul, Resul, Habib ve Halil olarak Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem). İlerleyen derslerimizde, programlarımızda Efendimizin ubudiyeti, abdiyeti, kulluğu, Resul oluşu, Habib oluşu ve Halil oluşunun ne anlama geldiğini detaylıca sizlere aktarmaya çalışacağız.

Allah'ın salât ve selamı Hz. Muhammed'in, diğer peygamberlerin, onlardan her birinin ehlibeytinin ve diğer salih kulların üzerine olsun.

Bu bölümle birlikte musannif mukaddimesini, önsözünü besmele, hamdele ve salvele ile tamamlamış oldu. Bundan sonraki bölüm artık kitabın tanıtımı bölümü olacak.

Emma ba'd (yani besmele, hamdele ve salveleden sonra) İmam Nevevi kitabını şu şekilde konumlandırıyor:

💠

Evet, Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: 'Ben cinleri ve insanları ancak bana kulluk etsinler diye yarattım. Ben onlardan bir rızık istemiyorum. Bana yedirmelerini de istemiyorum.'

Bu ayet insanların kulluk için yaratıldıklarını açıkça ifade etmektedir. Evet, kulluk denilince akla gelen ilk ayet-i kerimelerden biri budur; yaratılış gayesi olarak kulluk.

💠

Bu nedenle insanların yaratılış gayelerine önem vermeleri ve zühd yolunu tutarak dünya zevklerinden yüz çevirmeleri gerekir.

Yaratılış gayemize yani kulluğa önem vermek ve dünya zevklerinden yüz çevirerek zühdü hayatımızın merkezine taşımak... Peki bunların hepsini niçin gerçekleştireceğiz? İmam Nevevi mukaddimesinde şöyle cevaplıyor:

Çünkü dünya geçici bir yurttur, ebedi yaşanacak bir yer değildir. Dünya ahirete ulaştıran bir vasıtadır, eğlence yeri değildir. Ayrılık yeridir, sürekli kalınacak bir yer değildir. Bu yüzden dünya ehlinin en akıllıları Allah'a en iyi kulluk yapanlardır. İnsanların en akıllıları zühd ve takva sahibi kimselerdir.

Evet, burada yine dünyanın bir Müslüman nezdinde nasıl karşılık bulması gerektiği Nevevi tarafından ifade edildi. Dünya geçici bir yurttur, ebedi yaşanacak bir yer değildir; yani fanidir. Dünya ahirete ulaştıran bir vasıtadır, eğlence yeri değildir; yani bir konaklama yeri değildir. Ayrılık yeridir; yani firkat yeridir, sürekli kalınacak bir yer değildir. Bu yüzden İmam Nevevi, dünya ehlinin en akıllılarının Allah'a en iyi kulluk yapanlar olduğunu vurguladı. Gerçekten bugün bize sorulsa "En akıllımız kimdir?" diye, Nevevi'nin perspektifiyle cevap verecek olursak: Allah'a en iyi kulluk yapan kimse en akıllı kimsedir. Yine "İnsanların en akıllısı kimdir?" diye soracak olsak İmam Nevevi -tabii ki bu ifadelerinin kaynağı Kur'an-ı Kerim'dir, hadis-i şeriflerdir- zühd ve takva sahibi kimselerin de insanların en akıllıları olduğunu ifade etmektedir.

💠

Bunları ifade ettikten sonra yine bir ayet-i kerimeye konuyu şöyle bağlıyor:

Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: Dünya hayatının hali ancak gökten indirdiğimiz bir yağmurun hali gibidir ki, insanların ve hayvanların yedikleri yeryüzü bitkileri onunla yetişip birbirine karışmıştır. Nihayet yeryüzü o bitkilerle bütün ziynet ve güzelliklerini alıp süslendiği ve sahipleri de onun üzerine her türlü tasarrufa kadir olduklarını sandıkları bir sırada, geceleyin veya güpegündüz ansızın ona emrimiz geliverir de bunları sanki dün yerinde hiç yokmuş gibi kökünden yolunmuş bir hale getiririz. İşte düşünen bir toplum için ayetleri böyle ayrı ayrı açıklıyoruz.

Dünya hayatının gelip geçiciliğini ifade eden çok kıymetli, değerli bir ayet-i kerime. Tabii bu manaya gelen pek çok ayet-i kerime vardır.

Dünyanın hali, bizim halimiz ve yaratılış gayemiz anlattığım üzere olduğundan; mükellef olan her kimsenin hayırlı insanların ardından gitmesi, akıllı ve basiretli kişilerin yolunu tutması, işaret ettiğim hususlarda hazırlıklı olması ve kendisini uyardığım meselelere önem vermesi gerekir.

Evet, yukarıda İmam Nevevi mukaddimesinde dünyanın halinin ne olduğunu bizlere ifade etti. Eğer dünyanın hali böyleyse bize düşen bazı görevler var, vazifeler var. Mükellef olan; yani teklif ile, Allah celle celâluhunun emirleriyle yükümlü olan bir kimsenin yapması gereken şey nedir? İlk olarak hayırlı insanların ardından gitmesidir. Güzel insanların peşinden gitmek, akıllı ve basiretli kişilerin yolunu tutmak, işaret ettiği hususlarda İmam Nevevi merhuma önem vermek... Bunların her biri aslında yaratılış gayemizi gerçekleştirmemiz için birer vesile olarak okunabilir. Hayırlı insanların ardından gitmek, akıllı ve basiretli kişilerin yolunu tutmak... Tabii ki hayırlı insanlar denildiğinde ilk akla gelen peygamberler ve hasaten Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)'dir. Sonra alâ merâtibihim (mertebelerine göre); salihler, sıddıklar, şehitler... Bunların her biri de hayırlı, salih, güzel, peşlerinden gidilesi kimselerdir, zümrelerdir.

💠

Bunun için -yani az önce zikredilen her bir husus için- izleyeceği en doğru yol, öncekilerin ve sonrakilerin efendisi ve en saygını olan Peygamberimizden gelen sahih hadislerle edeplenmektir.

Dünyanın içinde bulunduğu hal belli. Bu içinde bulunan halde bir Müslüman için en güzel, en doğru, en sağlıklı yol hangisidir denince İmam Nevevi mukaddimesinde Peygamber Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)'in yolu olduğunu ifade ediyor. Peygamberimizden gelen sahih hadislerle edeplenmek...

Allah'ın salât ve selamı O'nun ve diğer peygamberlerin üzerine olsun.

Allah Teâlâ şöyle buyurmuştur: "İyilik ve takva üzere yardımlaşın."

Münafese; yani bir kimse hayırlı işlerde koşturmalı, iyilik ve takva üzere birbirine destek olmalıdır. İmam Nevevi "Riyazü's-Salihin" isimli eseri kaleme alırken, bu eseri telif ederken bir nevi müminler, Müslümanlarla iyilik ve takva üzere yardımlaşmış olacaktır. Şimdi konuyu bir de hadis-i şerif ile bağlayacak.

Sahih olarak nakledilen bir hadisinde Resûlullah (sallallâhu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "Kul kardeşine yardım ettiği sürece Allah da ona yardım eder."

Bir nevi dini hayatımızı yaşarken, dindarlığımızı derinleştirirken, ahlakımızı Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem)'in ahlakına benzetirken Riyazü's-Salihin isimli eser bizim yardımcımız olacaktır. İmam Nevevi bu eseri vesilesiyle bize yardım etmiş, inşallah Allah celle celâluhu da bu hadis-i şerifte de ifade edildiği gibi ona yardım edecektir.

Yine başka bir hadis-i şerifte Efendimiz: "Hayra vesile olan kimseye, onu yapanınki kadar sevap verilir. Doğru bir yola çağıran kimseye, kendisine uyanların sevabı kadar sevap verilir. Üstelik onların sevaplarından da bir şey eksilmez," buyuruyorlar.

Yine Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) Hz. Ali'ye (kerremallâhu vechehû) şöyle demiştir: "Allah'a yemin olsun ki senin aracılığınla Allah'ın bir kişiye hidayet vermesi, senin için kızıl develere sahip olmandan daha hayırlıdır."

Burada zikredilen her bir hadis-i şerifi öğrendiklerimizle amel etmek ve sonrasında da bunu insanlarla paylaşmak bağlamında değerlendirebiliriz. Hayra vesile olmak, hayrı yapan gibi olmak anlamına gelmektedir. Efendimiz (sallallâhu aleyhi ve sellem) bu hadis-i şerifiyle hem hayır yapmaya hem de hayra vesile olmaya bizleri teşvik etmiş, yönlendirmiştir. Yine İmam Nevevi de bu eseri vesilesiyle bizi hayır yollarına, iyiliklere, güzelliklere sevk etmektedir.

💠

Bütün bu hususlardan dolayı; kişiyi ahirete hazırlayacak, iç ve dış dünyasını güzelleştiren edep ve ahlak ilkelerini kendisine kazandıracak, iyi ve güzel olana yönlendirip kötü ve çirkin olan davranışlardan uzak tutacak ve Allah yolunda gidenlere mahsus adabı bizlere aktaracak muhtasar bir eser oluşturmaya karar verdim.

Şimdi bu eserde karşımıza neler çıkacakmış? Bizi ahirete hazırlayacak, iç ve dış dünyamızı güzelleştirecek edep ve ahlak ilkelerini hadis-i şerifler vesilesiyle öğreneceğimiz; iyi ve güzel olana yönlendirileceğimiz, kötü ve çirkin olandan da uzaklaştırılacağımız muhtasar bir eserle karşı karşıyayız.

İmam Nevevi mukaddimesine, giriş bölümüne şöyle devam etmekte:

Bu eserde yalnızca meşhur sahih hadis kitaplarından sahihliği sabit olan hadisleri vermeyi, her konuya Kur'an-ı Kerim'den ayet-i kerimelerle başlamayı, not edilmesi veya şerh edilmesi gereken anlamı kapalı olan kelimeleri güzel notlarla açıklamayı gerekli gördüm. Bir hadisin sonunda 'Müttefakun Aleyh' dediysem, bu 'Onu Buhari ve Müslim rivayet etmiştir' anlamına gelmektedir. Bu kitap tamamlandığında -yani Riyazü's-Salihin isimli eseri bir kimse hakkıyla okusa- kendisine uymaya özen gösterenleri hayırlara sevk etmesini, kötü ve helak edici her türlü şeyden alıkoymasını dilerim. Bu kitaptan herhangi bir şekilde yararlanan kardeşimin bana, anne ve babama, hocalarıma, diğer sevdiklerime ve bütün Müslümanlara dua etmesini isterim.

Evet, mukaddimelerin güzelliklerinden biri de bu yönü; müellife duaya vesile olması. Biz de İmam Nevevi merhumu rahmetle, minnetle yâd ediyoruz. Rabbim amel defterini kıyamete kadar açık eylesin. Mukaddime kısmını Nevevi merhum şöyle bitiriyor:

Güvencim, itimadım sadece Kerîm olan Allah'adır. İşimi yalnızca O'na havale eder ve yalnızca O'na dayanırım. Allah bana yeter, O ne güzel vekildir. Azîz ve Hakîm olan Allah'ın bahşettiğinden başka kudret ve kuvvet yoktur.

Evet, kıymetli dinleyicilerimiz; bugünkü programımızda İmam Nevevi'nin Riyazü's-Salihin isimli eserinin mukaddime kısmını okumaya çalıştık. Bir sonraki dersimizde, programımızda artık bölümlere başlamış olacağız. İlk konumuz ihlas ve niyet kısmı olacak. Bir sonraki programda buluşmak dileğiyle. Allah'a emanet olun, sağlıcakla kalın.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.