Picasso hakkında az bilinen 10 ilginç gerçek

Kısaca 'Pablo Picasso' olarak tanıdığımız Picasso'nun tam adı şu şekilde yazılır: Pablo Diego José Francisco de Paula Juan Nepomuceno María de los Remedios Cipriano de la Santísima Trinidad Martyr Patricio Clito Ruíz y Picasso. İspanyol ressam Pablo Picasso, 5-10 dolar gibi ufak ödemeleri olduğunda, ödemeyi çekle yapardı. Bunun nedeni ise çeklerin üzerinde imzası olduğu için kimsenin gidip bu çekleri bozdurmadığını fark etmesiydi. Fransız kadınlar, sevmedikleri, düşman gördükleri başka kadınlara beddua niyetine 'Picasso senin resmini yapsın' diyorlardı. Bunun sebebi, kübizm akımının kurucusu ressamın yüzleri kendi sanat anlayışı açısından çizmesiydi. Çoğumuz Picasso'yu resim alanında eser veren bir sanatçı olarak tanırız. Ancak Picasso, bir dönem şiir de yazmıştır. Picasso'nun şiire olan ilgisi, hayatının çeşitli dönemlerinde pek çok şairle kurduğu arkadaşlığa ya da İspanyol ve Fransız edebiyatındaki bazı eserlere duyduğu hayranlığa dayanır. Ama daha da önemlisi Picasso'nun görsel metafora duyduğu ilgi zaten doğası gereği şiirseldir. Onun yiyecek isimleri, yaratıklar, kabus gibi görüntülerin uyumsuzca yan yana getirilmiş dizelerden oluşan şiiri, 1930'ların sürrealizminin hayal dünyasından son derece etkilenmiştir. Leonardo da Vinci'nin ünlü eseri Mona Lisa, 1911 yılında Louvre Müzesi'nden çalındığında şüphelilerden biri de Pablo Picasso'ydu. Ünlü ressam sorgulandı, ancak akabinde aklandı ve serbest bırakıldı. Dünyaca ünlü ressamın en çok bilinen eserlerinden biri 'Guernica' adlı savaş karşıtı tablodur. Gerçek olduğu rivayet edilen bir olaya göre, katıldığı bir sergide Alman bir general, Picasso'ya yaklaşmış ve 'Bu tabloyu siz mi yaptınız?' diye sormuştur. Savaşın yol açtığı felaketlere atıfta bulunan Picasso'nun Alman generale cevabı ise 'Hayır, siz yaptınız' olmuştur. Picasso'nun ölümle ilgili her şeyde aşırı derecede batıl inançlarının olduğu bilinirdi. Karakterinin bu yönü muhtemelen İspanya'da geçirdiği çocukluğu ve yaşadığı aile trajedisinin etkisiydi. Bir ressam olarak Barselona ve Paris'te yaşadığı maceralı gençlik yıllarında yoksulluğu, hastalığı görmüştü ve intihar eden birkaç ressamla da arkadaşlığı vardı. Picasso'nun bir ressam olarak en büyük başarısı George Braque'la birlikte Kübizm akımını ortaya çıkarmasıdır. Bu işbirliği, sadece 1908-1914 yılları boyunca sürmesine karşın, iki ressam üzerinde kalıcı bir etki bıraktığı gibi, uluslararası boyutta da muazzam bir etki yarattı. Üretken bir ressam ve tasarımcı olarak Picasso çok sayıda baskı, heykel, seramik, fotoğraf ve hatta mücevher ortaya çıkardı. Hayatı boyunca giriştiği bu farklı etkinliklerin ardındaki koşullar çok çeşitli olduğu gibi, her biri farklı bir teknisyen ve uzmanla çalışmayı gerektiriyordu. Ama giriştiği etkinlikler ne kadar değişken olursa olsun, oluşturduğu imgeler ve nesneler hiç şüpheye yer bırakmayacak şekilde ona ait oluyordu ve asla resimle ilişkisini koparmıyordu. Ölümünden çok kısa bir süre sonra, Picasso'nun 1940 yılında Fransa vatandaşlığına başvurduğu ortaya çıktı. Onun bu başvurusu, anarşist ve komünistlere olan sempatisi yüzünden geri çevrildi.

Picasso hakkında az bilinen 10 ilginç gerçek

Picasso’nun tam ismi nedir?