Harry Potter'dan unutulmaz 30 alıntı

Ölülere acıma Harry! Yaşayanlara acı, her şeyden çok da sevgisiz yaşayanlara. Ölecek kadar insanlık yoktu içinde. Asıl önemli olan birinin nasıl doğduğu değil, nasıl büyüdüğüdür. Acıyı bir süreliğine uyuşturmak, sonunda onu hissettiğinde daha büyük acı çekmene yol açar. Bize aslında kim olduğumuzu gösteren şey, yeteneklerimizden çok seçimlerimizdir. Aslında tutsakları içeride tutmak için duvarlara ve denize ihtiyaç yok. Çünkü zaten hepsi kendi kafalarının içine kısılmış durumdalar. Neşeli tek bir şey düşünebilecek durumda değiller. Anlamak kabul etmenin ilk adımıdır ve iyileşme ancak kabulle gelir. Tuhaftır, eğer bir şeyden korkuyorsanız ve zamanı yavaşlatmak için her şeyi vermeye hazırsanız, zaman hızlanmak gibi tatsız bir alışkanlık edinir. Dumbledore, gülümseyerek, 'Türlü türlü cesaret vardır,' dedi. 'Düşmanlarımıza karşı koymak yürek ister, ama dostlarımıza karşı koymak da yürek ister. Bir adamın nasıl biri olduğunu anlamak istiyorsan, kendisiyle eşit olanlara değil, astlarına nasıl muamele ettiğine bak. Hepimizin içinde hem aydınlık, hem de karanlık bir yan vardır. Önemli olan hangisini seçtiğimizdir. Bizi biz yapan budur. Yaşayanlara acı. Her şeyden çok da sevgisiz yaşayanlara. Ne kadar zekiysen, hatalarında diğerlerine nazaran o ölçüde muazzam oluyor. Düşler dünyasına dalıp gerçek dünyayı, yaşamayı unutmak doğru değildir. Önümüzde karanlık anlar var ve neyin kolay, neyin doğru olduğunu seçmemiz gereken zamanlar olacak. Kaybettiğimiz her şey en sonunda bize geri döner, bizim beklediğimiz şekilde olmasa bile Tabii ki de senin kafanın içinde yaşanıyor Harry. Yine de bu gerçek olmadığını gösterir mi ki? Kelimeler bana kalırsa her zaman sınırsız bir büyü kaynağımız olagelmiştir. Hem insanı yaralayabilir hem de iyileştirebilirler. Sınır tanımayan bir zekâ, en büyük hediyedir insana. Kayıtsızlık ve ihmal, çoğu zaman düpedüz sevmemekten daha fazla hasar yaratır. Ne kadar birleşirsek o kadar güçlü, ne kadar bölünürsek o kadar zayıf oluruz. Hedefler belirsizse ve kalpler açık değilse, davranış ve üslup değişiklikleri hiçbir şeye yaramaz. Hoşnut olmayan şeyler yaşadığımızda, zaman yavaşlamayacaktır. Sorun şu ki, insanlar daima kendileri için en kötüsünü seçmek gibi bir huya sahipler. Zihin bir kitap değildir ki, istenildiği zaman açılsın, boş vakitlerde incelensin. Düşünceler kafatasının iç tarafına kazınmaz ki, herhangi bir müdahaleci tarafından okunsun. Acılarımıza bağlanıp kalmaktansa, daima mücadele etmeliyiz. İnsanın kafası bazen düşünceyle öyle dolar ki onları dışarı akıtmak rahatlık verir. Sanıyor musun ki sevdiklerimiz ölünce bizi gerçekten de terk ederler? Zora düştüğümüzde onları her zamankinden de berrak bir şekilde hatırlamadığımızı mı sanıyorsun? Eğer insanın içinde bir çürüme varsa, kimsenin elinden bir şey gelmez. Düşünceler hemen hemen her şeyden daha derin yara izleri bırakabilir. -Bunca zamanın ardından hala mı? -Her zaman