Arama

Hasret bitti: Kariye Camii'nde 79 yıl sonra ilk ezan

1511'den 1945'e dek cami hüviyetinde kalan Kariye Camii bu tarihten 2020'ye dek müze olarak kullanılmıştı. 21 Ağustos 2020 tarihli Cumhurbaşkanlığı Kararnamesiyle cami statüsüne çevrilen Kariye Camii'nde bugün hasret bitti. 79 yıl sonra Kariye Camii'nin minarelerinden ilk kez ezan okundu. Kariye Camii'nde Ayasofya'da olduğu gibi naos (harim) kısmında namaz kılınacak.

1945 yılında müzeye dönüştürülmesinin ardından 2020 yılında Diyanet İşleri Başkanlığı'na devredilen ve o tarihten itibaren geniş çaplı bir restorasyon geçiren Kariye Camii bugün ibadete açıldı.

◾ Esasında geniş bir manastır olan ve tarihi 6. yüzyıla dayanan Kariye Camii'nin Bizans'taki adı "Chora-Khora Manastırı" idi. Uzun seneler sonunda manastırın bazı bölümleri yıkıldı. Yapının günümüzdeki hali Osmanlı dönemindeki geniş çaplı onarımların bir sonucu.

https://www.instagram.com/p/C6oUiXZtulY/

Kariye Camii'nin tarihi

İstanbul'un merkezinde yer alan yapı, rivayetlere göre 6. yüzyılda Aziz Theodore tarafından inşa edildi. Surların dışında olması sebebiyle "chora" yani "şehir dışı" olarak anıldı.

◾ Lakin manastırın bu hali henüz tamamlanmadan depremde yıkıldı. Bunun üzerine İmparator, daha da büyük bir manastır inşa ettirdi.

843 yılında kompleksin kilisesi üç ilave şapel ile büyütüldü. 11. yüzyılda Bizans hanedanının Edirnekapı'daki Tekfur Sarayı'na taşınması ile zamanında uzakta kalan manastırın değeri arttı.

I. Aleksios'un kayınvalidesini Maria Dukaina kendi haline bırakılan manastırın himayesini üstlenerek yapıları sağlam bir tamirattan geçirdi.

1120 tarihinde manastır tekrar büyük bir tamir geçirdi. Bu tarihten sonra tam 84 sene boyunca manastır kendi halindeyken asıl zararı 1204 yılında başlayan süreçte gördü.

1204 - 1261 yılları İstanbul'un Haçlılar tarafından işgal etmesinden en çok etkilenen dini binalardan birisi Kariye oldu. Manastır bu zaman dilimde harabe hale geldi.

Khora Manastırı İstanbul'un fethi esnasında ele geçirilen ilk Bizans yapılarından birisiydi. Kutlu fetihte tek taşına dahi dokunulmamıştı.

Resulullah'ın (SAV) müjdelediği mukaddes fetih en çok da ibadethanelerin özgürleştirilmesi, dini prangaların kırılmasını içinde barındırıyordu.

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN