Arama

Kuzey Irak’ta mezhep kavgası endişesi

Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salihi, "Tekrar oraya mezhep kavgasının gelmemesi için Telafer halkından güvenlik birimlerinin kurulmasını Irak hükümetiyle görüştük. Anayasal olarak alınan karar aykırı karardır. Endişemiz büyüktür" dedi

Kuzey Irak’ta mezhep kavgası endişesi
Yayınlanma Tarihi: 29.8.2017 00:00:00 Güncelleme Tarihi: 29.08.2017 17:00

Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salihi, Musul'a bağlı Telafer ilçesinin güvenliğinin Telafer halkı tarafından sağlanması gerektiğini belirterek, "Tekrar oraya mezhep kavgasının gelmemesi için Telafer halkından güvenlik birimlerinin kurulmasını Irak hükümetiyle görüştük" dedi.
Irak Türkmen Cephesi Başkanı Erşat Salihi, Telafer ve Kerkük'teki son durumu değerlendirdi. Telafer'de olduklarını bildiren Salihi, askeri komutanlarla görüştüklerini aktardı. Telafer'in şu anda temizlenmiş durumda olduğunu anlatan Salihi, evlerin mayınla döşenmiş olmasından dolayı insanların Telafer'e dönüşünün zaman alabileceğine işaret etti.
Irak Türkmenleri olarak Telafer kalesinin üzerine Türkmen bayrağı diktiklerine dikkati çeken Salihi, "Bizim endişemiz o bölgede terör örgütlerinin barındırılmaları. Sincar'da PKK terör örgütünün oluşumu bizleri endişe içinde bırakıyor. PKK terör örgütünün Telafer yolunu kullanıp Suriye, Irak, Türkiye'nin arasında yeni bir oluşum oluşturulmasına biz tehlikeyle bakıyoruz. Suriye'de YPG oluşumu oluyor. Bizim korkumuz, bizim bölgelerimizin üzerinde yeni PKK oluşumu" ifadelerini kullandı.

"Merkezi hükümete seslendiklerini kaydeden Salihi, "Irak Türkmen cephesi olarak Merkezi hükümetten tekrar isteğimiz, Telafer'in güvenliği halkı tarafından sağlanmalı. Tekrar oraya mezhep kavgasının gelmemesi için Telafer halkından güvenlik birimlerinin kurulmasını Irak hükümetiyle görüştük" dedi.
Türkiye Dışişleri Bakanlığının Irak Türkmenlerinin yanında olmasından memnuniyet duyduklarına dikkati çeken Salihi, yardım eli uzatılması konusunda herkese davette bulundu.
Kuzey Irak'taki bağımsızlık referandumuna da değinen Salihi, "Anayasal olarak alınan karar aykırı karardır. Endişemiz büyüktür. Kınama ile bu işler bitmiyor" diye konuştu.

Öteyandan Dışişleri Bakanlığı, Irak'ta Kerkük Vilayet Meclisi'nin Kerkük'ün bağımsızlık referandumuna dahil edilmesi yönündeki kararının son dönemdeki hatalar zincirine yeni bir halka eklediğini belirterek, "tehlikeli hareket tarzının sürdürülmesinin" bölge istikrarına katkı sağlamayacağını kaydetti.

Ankara, Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'nin (IKBY) 25 Eylül'de yapacağını açıkladığı bağımsızlık referandumuna karşı çıkarak iptalini istiyor.

Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan yazılı açıklamada, Kerkük Vilayet Meclisi'nin (KVM) Kerkük'ün statüsüyle ilgili olarak Irak Anayasası'nın hilafına aldığı 28 Mart ve 4 Nisan tarihli kararlar ile IKBY'nin bağımsızlık referandumu düzenlenmesi yönünde aldığı karara ilişkin görüş ve endişelerin ilgili taraflar nezdinde daha önce dile getirildiği hatırlatıldı.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu'nun 23 Ağustos'ta Irak'a ziyareti sırasında referandumdan vazgeçilmesi gerektiğini bir kez daha vurguladığının da anımsatıldığı açıklamada, "Çavuşoğlu, özellikle referandumun aidiyeti tartışmalı bölgelere teşmil edilmeye kalkışılmasının taşıyacağı risklere işaret etmişti" denildi.

Bakanlık açıklamasında şu ifadelere yer verildi:

"Bağımsızlık referandumunun yapılması zaten başlı başına bir hata iken, KVM'nin bugün Kerkük'ün referanduma dahil edilmesi yönünde aldığı karar hatalar zincirine yeni bir halka daha eklemiş, Irak Anayasası'nın bir kez daha ciddi ihlalini teşkil etmiştir."

"Bu kararın kabul edilmesinin söz konusu olmadığının" belirtildiği açıklamada, bu çerçevede Kerkük'ün asli unsurları olan Türkmen ve Arap grupların da bu kararı boykot ettiğine dikkat çekildi.

Bağdat İdari Mahkemesi'nin 17 Ağustos 2017 tarihinde KVM'nin ve IKBY'nin statüsü tartışmalı bölgelerle ilgili herhangi bir tasarrufta bulunma yetkisi olmadığına hükmettiğinin hatırlatıldığı açıklamada şöyle denildi:

"Bahse konu tehlikeli hareket tarzının ısrarla sürdürülmesi, IKBY'nin ve Irak'ın çıkarına hizmet etmeyeceği gibi, uluslararası toplum tarafından da kabul görmeyecek, ayrıca kritik gelişmelerin yaşandığı bu dönemde bölgenin barış ve istikrarına da katkı sağlamayacaktır."

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN