Anne Babalar Buraya

HİPERMERAK ARİF'İN RAMAZAN GÜNLÜĞÜ

Merhaba On Bir Ayın Sultanı

Merhaba sevgili günlüğüm!📝😍

Bu günlerde o kadar çok merak ettiğim şey oluyor ki, hepsini yazmak ve artık benim ne kadar meraklı olduğumu bilen herkesle de paylaşmak istedim. Canım günlüğüm, bugün Ramazan'ın ilk günüydü. O kadar heyecanlı, o kadar güzel bir gündü ki akşam olmasını dört gözle bekledim sana anlatmak için.


Şeyy, sevgili günlüğüm… İtiraf ediyorum; iftarı senden daha çok bekledim. Neyse, bu akşamki muhteşem iftarı, "Neden hurmalar ve miss kokulu pideler daha çok Ramazan ayı sofralarında olur!" diye iftarda kendimden nasıl geçtiğimi anlatmadan, sana iki ay önce başıma gelenleri anlatayım:
İki ay önce, annemler "Üç aylar geliyoor!" dediğinde, her şeyi yanlış anlamış, ama neyse ki aileme sormuş da üç ayların ne olduğu öğrenmiştim.
Bu sebeple bu defa, günlerce hazırlık yapan ailemin coşkulu "Ramazan Geliyoor!" konuşmalarını yanlış anlamadım. 😃

Bu Ramazan bir abi, bir amca değildi, neyse ki öğrenmiştim. Bu ay, biz müslümanların oruç tutarak ibadet ettiği aydı. Evet sevgili günlüğüm, dedem anlattı. Bu ay öyle güzel geçermiş ki, bu sebeple bu aya "On Bir Ayın Sultanı" dermişiz.

Ee, işte meraklı olmanın faydası. Üç ayları merak etmesem, Ramazan ayı ve Ramazan bayramıyla sonra eren bu üç ayda, nasıl daha güzel insanlar olabileceğimizi öğrenemezdim. Ramazan'da oruç tuttuğumuzu, orucun imsak vaktinden güneş batıncaya kadar, yani iftar saatine kadar yemek yemeden, bir şeyler yiyip içmeden yapılan bir ibadet olduğunu öğrenemezdim. Neyse sevgili günlüğüm, işte bu güzel bilgileri öğrendiğim için çok havalı karşıladım bu ayı. Biraz gürültülü bir karşılama yaptım da diyebiliriz aslında.
Nasıl mı? Davulcu abiler sayesinde...
Sahura mâni söyleyen davulcu abinin gür sesi ve tokmağını çok güçlü vurduğu davulunun "güm be de güm güm" sesleriyle uyandık. Bir de benim tokmak niyetiyle, tahta kaşığı bir tepsiye vurmamla tabii.😎

Kabul ediyorum, davulcu abi kadar güzel sesler çıkaramadım. Bunu babamın kulaklarını elleriyle kapatıp, yüzünü buruşturmasından anladım. Ama ne yapayım! Evde davul vardı da ben mi çalmadım! Neyse, bu sayede babamdan sözünü aldım. Bana en kısa zamanda bir davul alacak!😎


Sevgili günlüğüm, babam bir gün önce beni kucağına alıp, sahurun ne demek olduğunu öğretti. Bütün gün oruçlu olacağımızdan, gece kalkıp imsak vaktinden önce bir şeyler yiyip içeceğimizden ve işte bu vakte "sahur" dendiğinden,
insanlar sahur vakti uyuyakalmasın diye de davulcuların bizi uyandıracağından uzun uzun bahsetti. Babam önden bunları öğretmese, davulcuların bizi uyandıracağını bilemezdim ve heyecandan uyuyamayıp evdekilere böyle bir sürpriz hazırlayamazdım!😂
Canım babam!

Evet sevgili günlüğüm, yaramazlık da bir yere kadar.

Gel de sana babamın başına bu işleri açan davulu anlatayım biraz...

Eskiden tellâlların önemli bir haberi insanlara davul eşliğinde duyurmaları bir âdetmiş. Sonra, davul zaman bildirmede de kullanılırmış.
Ramazanlarda sahur vaktinde halk davulla kaldırılmış. Ee, çook eskiden çalar saat, akıllı telefonlar yokmuş ki insanlar alarm kursun.
Ama neyse ki, şu an alarm kurulacak telefonlar, saatler olsa da bir gelenek olarak sahurda davulcular tarafından uyandırılıyoruz.

Herkesi bilmem sevgili günlüğüm, ama ben davulcuları çok sevdim. İnsanlar uyurken onları mâniler okuyup davulla uyandırmak bence çok eğlenceli. İleride ben de davulcu olabilirim, mesleğimi seçmedim daha ne de olsa. Aklımın bir ucunda olsun.📝

Haydi sevgili günlük, seni bugünün mânisi ile uğurluyorum.📜


Denizden çek oltanı!

Duvara as baltanı!

Hoş geldi sefa geldi,

On bir ayın sultanı.


Zozan Demirci🖋
Feyzanur Can 🎨