Antoine de Saint Exupéry Kimdir?
"Küçük Prens uykuya dalınca onu kollarıma alarak yola çıktım. Duygulanmış, coşmuştum. Kollarımda sırça bir hazine taşıyordum sanki. Sanki yeryüzünde ondan daha kolay örselenebilen bir nesne yoktu. Ay ışığında o solgun alnına, o yumulu gözlere, rüzgârda uçuşan o saçlara bakıyor, kendi kendime diyordum ki: "Bu gördüğüm sadece kabuğu. İçinde gizlenen, gözle görülemez."
Sadece çocukları değil her yaştan insanı etkileyen Küçük Prens'in yazarı Antoine de Saint Exupéry Fransa'nın Lyon şehrinde doğar. Beş kardeşi olan Exupéry kültürlü ve varlıklı bir ailede büyür.
O henüz dört yaşındayken babasını kaybeder. Bu kaybın ardından ailesi hızla yoksullaşır. Tüm bu olumsuzluklar içinde Exupéry'in derslerle arası iyi olmaz. Ödevlerini yapmak, okula gitmek istemez. Fakat onun tüm ilgisizliğine karşın, kültürlü biri olan annesi onun eğitimine destek olur.
Exupéry, ders çalışmayı sevmez ama çocukluğundan itibaren uçaklara ilgi duyar. Evlerinin yanındaki hava alanına gizli gizli girer ve oradaki uçakları izler. Bir gün bir pilot onu uçağına alır, ilk kez uçar ve böylece en büyük hayaliyle tanışır.
İlkokulu bir şekilde bitirdikten sonra eğitimine liseyle devam eder. Hayali pilot olmak olsa da annesinin isteğiyle Askeri Denizcilik Okulu'nun sınavlarına girer, bu sınavlarda başarısız olur. Bunun üzerine 19 yaşında mimarlık okur.
Birinci Dünya Savaşı başlayınca askere çağırılır, eğitimini yarıda bırakıp gitmek zorunda kalır. Hava Birliği'nin deneme pilotlarından biri olarak ilk görevine atanır.
O, pilot olmak istese de ilk işi pisti denetleme görevidir. Askerlik görevi sırasında pilotluk eğitimi de alır. Annesi onun pilot olma isteğinden memnun değildir. Bu yüzden Exupéry, bir süre istemeyerek de olsa ticaret yapar fakat başarılı olamaz. Onun en büyük hayali gökyüzünde özgür bir kuş gibi süzülmektir. Ancak bu hayali bir süre gerçekleşmeyi beklemek zorunda kalır.
Kardeşine yazdığı bir mektupta ne kadar yalnız olduğundan bahseder. Hayat onun için fazlasıyla sıradan ve sıkıcıdır.
Her ne kadar mektubunda yalnızlığından şikâyet etse de bir gün akrabalarıyla yedikleri bir yemekte Loise de Vilmorin ile tanışır. Bir zaman sonra Vilmorin ile evlenirler fakat bu evlilik uzun sürmez.
Exupéry'in bu hayalinin gerçekleşmesinin ardından en büyük hayali de gerçekleşir.
1926'da pilot olarak göreve başlar. Görevi sırasında yazmaya da başlar. Kendisi Küçük Prens'le tanınsa da ilk kitabı Güney Postası 1929'da yayımlanır.
Geçen yıllar içinde çeşitli zorlu görevlerde bulunur. Bir dönem keşif pilotu olarak kaybolan uçaklardan sorumlu olur. Daha sonra hava postacılığı yapmaya başlar. Havacılık alanında birçok buluşa imza atar. Gece uçuşlarını düzenleyen cihazların geliştirilmesine katkı sağlar.
1942'de ABD ordusuna katılarak yüzbaşı rütbesi alır. Küçük Prens'i bu zamanda yayımlar. Exupéry'in çizimleriyle hayat bulan eser, aslında her yaştan insanın ruhuna dokunur. Eser; sevgi, dostluk, mutluluk gibi evrensel kavramları incelikle işler.
Exupéry, Küçük Prens yayımlandıktan bir yıl sonra keşif görevi için Amerikan Hava Sahası'ndan ayrılır. Ancak uçağı ve kendisine bir türlü ulaşılamaz. Ta ki 1998 yılında Marsilyalı bir balıkçının ağına Exupéry'in bilekliği takılana kadar...2000 yılında uçağın enkazına ulaşılır fakat Exupéry'e ulaşılamaz.
Kendisi Küçük Prens ile kalplerde yer edinir, iz bırakır.
🖊 Selin Ceren Sarıgül