Arama

Prof. Dr. Sefa Saygılı
Nisan 22, 2018
Sihirli iksir: Sirke

Sirke, yemek ve salatalarımıza çeşni veren, ayrıca turşu yapımında kullanılan ekşi (asitli) bir maddedir.

Ekşimiş üzüm ve elma suyu demek olan sirkede bol miktarda C vitaminiyle bazı madeni tuzlar bulunur. Bu yüzden sirkenin besin değeri yüksektir ve vücudumuza pek çok faydası vardır.

Sirkede yüzde 6-7 oranında asetikasit (sirke ruhu) mevcuttur. Bilhassa bu sirke asidi; iştah açar, sindirim salgılarını artırıp hazmı kolaylaştıran ve sirkeye ferahlatıcı hoş kokusunu veren maddedir.

YAPILIŞI

Tabii sirke, elma veya üzüm suyunun 15 gün kadar bir kapta üstüne tülbent örtülerek bekletilmesi ve süzülmesiyle elde edilir. Böylece meyve kalıntılarından arındırılır. Hava almasına imkân vermeyen şişelere tam dolacak şekilde aktarıldıktan sonra serin, loş ve güneş ışığı almayan bir mekânda saklanır.

KULLANILDIĞI YERLER

Sirkenin tam bir şifa kaynağı olduğu günümüzde anlaşılmıştır ve hayatımız için önem arz eden çok sayıda mineral ve vitaminleri ihtiva ettiği bilinmektedir.

Şifa amacıyla kullanmak için; bir bardak suya 2 tatlı kaşığı elma sirkesi ve 1-2 tatlı kaşığı bal katarak, günde 3 defa, mümkünse yemeklerden önce (fazla kilo problemi için de etkili olan elma sirkesi bu amaçla kullanılacaktır mutlaka) alınmalıdır.

Yine her sabah aç karına bir defa alırsak sağlığımızı korumada faydalıdır.

Sirkeyi salatalarda, çorbalarda vs. aroma vermek ve iştah açmak içinde kullanabiliriz.

SAĞLIĞIMIZA FAYDALARI

* Sirke asidi normal dozlarda dahi mikrop öldürücü özelliğe sahiptir. Bu sebeple bazı salgın hastalıklara karşı tıbbi ve ciddi bir tedbir olarak hep tavsiye edilir.

* Yine bağışıklık sistemini güçlendirerek nezle, grip, boğaz ağrıları gibi enfeksiyonlara yakalanmayı engeller.

* Sirke sindirimi kolaylaştırır. Hazımsızlığa iyi gelir. İştahı açar. Bu sebeple birçok yemek ve salatalarda tat ve çeşni için kullanılır.

* Ayrıca barsak gazına ve kabızlığa iyi gelir.

* Sirke mide hararetini giderir. Safrayı keser. Safra rahatsızlıklarına iyi gelir ve safra akıntısını tanzim eder.

* Kalp ve sinirleri kuvvetlendirmede düzenli olarak elma sirkesi – bal karışımı alınması tavsiye edilir. Yine bu karışım muhtevasında olan A ve diğer vitaminlerle görmeyi keskinleştirir.

* Sirke kandaki kolesterolü düşürerek kalp ve damar hastalıklarına karşı koruyucu rol oynar. İçerdiği doğal asitler ve enzimlerle kanın daha sağlıklı ve ince akmasını sağlar.

* Elma sirkesi yüksek miktarda kalsiyum, yani kemik ve dişler başta olmak üzere insan vücudunun en temel minerallerinden birini ihtiva etmektedir. Böylece kemikleri mineral bakımından zenginleştirerek osteoporozu (kemik erimesi) önler.

* Kadınlarda adet ağrılarına ve anormal akıntılara karşı tesirlidir.

* Sirkeyle soğuk su friksiyonları en zararsız ateş düşürücü, keza vücuda sükûnet ve ferahlık veren bir tatbikat olur.

* Egzama ve yaralara sürülürse büyük ölçüde şifa etkisi vardır.

* Başta damarlar, karaciğer, böbrekler olmak üzere vücudu toksinlerden (zehirli atık maddeler) arındırır, yağlı – mukus kalıntılarını parçalar.

* İdrar yolları enfeksiyonlarında, sindirim bozukluklarında, kramplarda, yaban arısı sokmalarında, saçta kepekte, uyku bozukluklarında, kulak çınlamasında da kullanılır.

* Elma sirkesinin tip iki şeker hastalığına da iyi geldiği anlaşıldı. Yemeklerden önce suyla karıştırılarak tüketilen elma sirkesinin kan şekerini dengelemekte etkili olduğu görüldü. Elma sirkesi yemeklerden önce bir bardak suyun içine 1 ve 2 yemek kaşığı konularak tüketilebiliyor. Yatmadan önce de içilebiliyor.

"NE GÜZEL KATIK!"

Peygamber Efendimiz (asm), Mekke'nin fethinde, amcası Ebu Talib'in kızı Ümmehani'nin evini şereflendirmişti. Ona:

"Yanınızda yiyecek bir şey var mı?" diye sordu.

Ümmühani, mahcup bir ses ile cevap verdi:

"Hayır, kurumuş ekmek kırıntıları, tuz ve biraz da sirke var. Ben de, bunları sana ikram etmekten utanırım…"

Mübarek ömrü boyunca, önüne konulan hiçbir yemeği küçümsemeyen ve beğenmemezlik etmeyen Allah'ın Resulü:

"Getir onları!" emretti. Sonra o kuru ekmekler suyun içine ufalandı. Bir miktar tuz ilave edildikten sonra da, üzerlerine sirke döküldü!

Bu mütevazı yemeği, afiyetle yiyen Peygamber Aleyhisselam, Rabbine hamd duaları ettikten sonra, şöyle buyurdu:

"Ey Ümmühani! Sirke ne güzel katıktır! Sirkesi bulunan bir ev, katıktan mahrum sayılmaz!"

Sefa Saygılı

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN