Arama

Prof. Dr. Sefa Saygılı
Ocak 7, 2018
Yaşlılıkta unutkanlık ve “dilimin ucunda” sendromu

Unutkanlık ve hafıza (bellek) fonksiyonlarında azalma yaşlılarda oldukça sıktır. Yaşlıların % 25 ilâ 50'si unutmadan şikâyetçi olurlar. Bu yüzden unutkanlığı hemen demansa (bunama) bağlamak doğru değildir. Çünkü insanlar yeni bilgilerin öğrenilmesi için unutmaya da ihtiyaç duyarlar. Bu tür unutma zihinde ek bilgilere yer açar.

Ayrıca unutmak, çekinildiği kadar kötü bir kavram olmayıp mutluluk verme potansiyeline de sahiptir. Çünkü geçmiş acılarımıza, sevdiklerimizi kaybetmenin verdiği üzüntüye, çekişme ve tartışmalarımıza kadar hiçbir şeyi unutmadığımızı düşündüğümüzde yaşamanın çok da kolay olmayacağı bellidir.

Yaşlı bireydeki unutkanlığın normal yaşlanma sürecine mi bağlı yoksa demansın öncü belirtisi mi olduğuna karar vermek hekim için bazı zorluklar taşır.

Unutkanlığı olan yaşlı bir kişi, günlük hayatında yeni şeyler öğrenebiliyorsa, unutkanlık gündelik yaşamını etkilemiyorsa, ilerleyici değilse, unutkanlığı muhtemelen Alzheimer hastalığına bağlı değildir. Meselâ anahtarlarını nereye koyduğunu ve randevularını unutan her kişide hastalık yoktur. Sağlıklı yaşlılarda unutkanlık günlük hayatı etkilemez ve ilerleyici değildir. Alzheimer hastalığında yeni hafıza oluşturmakta problem vardır ve hastalar yakın bellekte bozukluklar gösterir.

Unutkanlığın demansa ait bir bulgu olabilmesi için bilinç bozukluğu olmayan bir kişide diğer kognitif alanlardan (öğrenme, hafıza, oryantasyon, dil fonksiyonları ve kişilik) en az birinde bozulmanın unutkanlığa eşlik etmesi gerekmektedir. Yoksa ilerleyen yaşla birlikte ortaya çıkan hafıza değişiklikleri yaşlanmanın bir özelliğidir. Yeni bilgilerin öğrenilmesi ve isimlerin hatırlanması zorlaşır, bazen de özellikle isimler bir türlü hatırlanamayabilir (dilimin ucunda sendromu). Burada önemli nokta, ismi hatırlanamayan kişiye ait özelliklerin yaşlı tarafından net olarak bilinmesi ve hatırlanabilmesinin yanında daha sonraki zamanda bu isimlerin tekrar hatırlanıp daha sonra tekrar unutulabilmesidir.

Yani aklına gelen kişinin ismini hatırlayamaz ama ne iş yaptığı, yüzü, davranışları benzeri özellikleri zihninde canlanır. "Adı dilimin ucunda" der ancak söyleyemez. Dediğimiz gibi yoğunluktan, aklında çok şey tuttuğundan, günlük streslerden bu durum olağandır, hastalık veya demans belirtisi değildir. Endişelenmeye gerek yoktur. Zaten sonra hatırlayamadığı birden aklına gelir.

Fakat kişinin her zaman arabasını park ettiği yeri, yakın akrabalarının ismini, kaç çocuğu olduğunu, yıllarca bildiği mekânları hatırlayamaması, bunları unutması tehlikelidir ve demansa girildiği belirtisi olabilir.

Sefa Saygılı

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN