Arama

Zekeriya Erdim
Ocak 3, 2018
Stratejik yatırım

Hayatın bütün alanlarında ve konularında; ayakta kalabilmek için, mesafe alabilmek için, kesintisiz savaşıyoruz. Kişiler ve kurumlar, ülkeler ve toplumlar olarak; sosyal, psikolojik, kültürel, ekonomik, siyasal, ideolojik, bilimsel, teknolojik krizlerin, anarşilerin, bunalımların "geçici fırtınalar" olmanın ötesine geçip "kalıcı kasırgalar" haline geldiği bir dünyada yaşıyoruz.

İşte böyle bir dünyada ve dönemde; "eğitim sektörü"ne bakışımız da, "sektörlerin eğitimi"ne yaklaşımımız da, her zamankinden daha fazla "stratejik olgular" haline geliyor. Çünkü, yaşadığımız ve yaşayacağımız tüm krizlerin, anarşilerin, bunalımların odak noktasında; insanın eksik eğitilerek yetersiz kalması veya yanlış eğitilerek bozulmuş olması gerçeği yer alıyor.

O halde, bugün dünden, yarın bugünden daha iyi olabilmek ve kalabilmek için; insana yatırım yapılması gerekir. Bu da, bütün yanlarıyla ve yönleriyle; örgün ve yaygın eğitim mantığının, mekanizmasının iyileştirilmesi anlamına gelir.

EĞİTİM SEKTÖRÜ

İş adamları bunun ne kadar farkındadır bilinmez ama, eğitim sektörü; başlı başına büyük, cazip ve stratejik bir yatırım alanıdır. Bu alana gerektiği kadar ve gereken şekilde yatırım yapılması halinde; herkes ve her bakımdan, daha fazla kazanır.

Büyük bir alan, çünkü; resmî ve özel, yerli ve yabancı, örgün ve yaygın eğitim kurumları geniş bir sektör oluşturuyor. Bu kurumların inşaatları, donanımları, demirbaşları, tefrişleri, eğitim araç ve gereçleri, giyim-kuşam ihtiyaçları, yemek ve kantin hizmetleri, servis-ulaşım organizeleri, reklam-tanıtım faaliyetleri; birbirini destekleyen ve tamamlayan işler-işletmeler yelpazesi halinde, önümüzde duruyor.

Cazip bir alan, çünkü; belki de başka sektörlerin hiç birinde gerçekleşmesi mümkün olmayacak düzeyde, "çok yönlü kârlılık" avantajı sunuyor. Yatırımcısı, işvereni, işgöreni, makul miktarda gelir elde edip "ekonomik kârlılık" sağlamanın yanı sıra; insanın oluşma ve gelişme sürecine katkıda bulunarak "sosyal kârlılık", temel değerlerin yeni nesillere aktarılmasına destek olarak "kültürel kârlılık" sağlama ve böylece hem hurma yiyip, hem de sevap kazanma fırsatı buluyor.

Stratejik bir alan, çünkü; bütün sektörlerin belli noktalarda buluştuğu, kesiştiği, hizmet aldığı "ortak payda" konumunda. Her işin ve işletmenin ana sermayesi yahut olmazsa olmaz derecede ihtiyacı olan insan unsurunun; oluşmasını, gelişmesini sağlayan "çekirdek yapı" durumunda.

Yeni yılda, yeni yatırım ve hizmet planları yapılırken; eğitim sektörü, öncelikli ve önemli bir alan olarak görülmelidir. Kişisel, kurumsal, toplumsal hayatımızın hal ve gidişinin; sadece ve sadece insan unsuruna bağlı olduğu bilinmelidir.

SEKTÖRLERİN EĞİTİMİ

Hangi işte, işletmede, sektörde, faaliyette olursa olsun; insanlarla birlikte birimler, kurumlar ve organizasyonlar da birer canlı organizma gibidir. Hücrelerin ve dokuların birleşip bütünleşmesinden meydana gelen bu organizmaların, hem varlıklarını koruyup devam ettirmeleri, hem de sistematik bir şekilde büyüyüp gelişebilmeleri için; temel gıdalarından yahut ihtiyaçlarından biri ve hatta birincisi, mesleki ya da sektörel eğitimdir.

Bir işadamı yahut işletme mantığı ile baktığımızda; sektörlerin eğitimi ile ilgili ihtiyaçları, birkaç başlık altında ele alabiliriz. Bu genel çerçeveyi destekleyecek ya da tamamlayacak şekilde; özel ilaveler de yapabiliriz.

Birincisi; işyerlerinin yahut işletmelerin sahiplerinin, yöneticilerinin, çalışanlarının, kişisel donanımlarını kuvvetlendirerek verimliliklerini artırma anlamında "kişisel gelişim".

İkincisi; iş ve işleyiş sistemlerini ıslah ederek daha olumlu, verimli hale getirme anlamında "kurumsal gelişim".

Üçüncüsü; kendilerini doğrudan ya da dolaylı olarak ilgilendiren şahıslarla, kurumlarla, çevrelerle, ortamlarla daha sağlıklı ve başarılı ilişkiler kurma, koruma, devam ettirme anlamında "sosyal gelişim".

Dördüncüsü; kendi sektörleriyle ilgili bilgilerini ve birikimlerini artırma, gelişmeleri yakından takip ederek yönlerini ve yönelişlerini yeniden değerlendirme anlamında "mesleki gelişim".

Beşincisi; üretilen malın ya da hizmetin kalitesini artırma, firmanın yahut markanın imajını, itibarını yükseltme anlamında "branş gelişimi".

İşletmeler, bu ihtiyaçlarını ya kendi bünyelerinde oluşturacakları özel birimler aracılığıyla karşılamalı; ya da profesyonel şahıslardan, kurumlardan hizmet satın alarak eğitim sürecini kesintisiz devam ettirmelidir. Hizmet içi eğitime ayırılacak zaman ve imkan; stratejik yatırım olarak görülmelidir.

Bisiklete binmişseniz, yarışa girmişseniz, sürekli pedal çevirmelisiniz; aksi takdirde, devrilip düşersiniz. Eğitim, rehberlik, danışmanlık hizmetleri; size ve ekibinize daha iyi pedal çevirme refleksi kazandırır, rakiplerinizi daha kolay geçersiniz.

Zekeriya Erdim

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN