Arama

Prof. Dr. Sefa Saygılı
Temmuz 17, 2017
Suriyeli Kadın Cinayeti ve Psikopatlar

Bindiği dolmuş şoförü tarafından tecavüz edilerek öldürülen Özgecan vahşeti toplum belleğinde henüz unutulmamışken ülkemiz şimdi de Sakarya'daki Suriyeli hamile kadın faciasıyla sarsıldı.

9 aylık hamile olan bu kadıncağız iki psikopat tarafından ormana kaçırıldı ve maalesef tecavüz edildikten sonra karnındaki bebeği ile birlikte başı taşla ezilerek katledildi. Sayın Cumhurbaşkanımız vahim cinayeti, 'sapıklık' olarak nitelendirdi.

Psikopatlar veya diğer adıyla antisosyaller ya da benzer anlamla sosyopatlar neden böyle suç işlemeye yatkındırlar? Bütün psikopatlar toplum için tehdit oluştururlar mı? Toplumdaki oranları % 1 ila 3 olduğu hesaplanan bu kişileri tanımamız açısından bilgi vermek gerekir diye düşündüm.

Antisosyal kişilik bozukluğu; 15 yaşından önce başlayan, toplumun hoş görmediği davranışları sıkça yapma ve başka insanların haklarını çiğneme, onlara saygı göstermeme ile belirli bir bozukluktur. Bir toplumda suç, ayıp, günah veya ahlâk dışı sayılan davranışları pervasızca tekrarlamaya eğilimlidirler. Bu karakter yapısı küçük yaşlardan itibaren kendini belli eder.

Antisosyal her türlü suçu işleyebilir. En sık görülenler; hırsızlık, gasp, saldırganlık, ırza geçme veya diğer cinsel suçlardır. Birçoğunun sabıka kaydı çok kabarıktır. Verilen cezalardan ders almadıkları gibi pişmanlık ve suçluluk hissi duymazlar veya yüzeysel ve geçici pişmanlıkları olur. İlk fırsatta aynı suçu tekrar işleyebilirler.

Psikopat olmak, illa suç işleyecekleri anlamına gelmez. Bazen de yalnızca ahlâk, işyeri, askerlik veya okul kurallarını çiğnemekle sınırlı olabilir.

Antisosyallerde başka insanlara karşı sorumluluk duyma, sadakat ve dürüstlük yoktur. Verdikleri sözleri tutmaz, rahat yalan söyler ve insanları kolayca aldatırlar. Başka insanların iyi niyetini kötüye kullanırlar. Yalanları yüzüne vurulunca utanç hissi duymazlar. Dolandırıcılık, sahtekârlık, insanları küçük zevkleri yaşamaları adına enayi yerine koyma gibi davranışları sık gösterirler. Meselâ borç aldığı ama ödemediği halde yine borç ister ve tümünü birden vereceğini söyler. Kumar oynar, oynarken hile yapar. Eşlerine de bağlılıkları zayıftır. Sık eş değiştirirler.

Maddi sorumluluklarını da yerine getirmezler. Sözgelimi, ailesi zor durumda ve başkasına muhtaçken elindeki parayı alkole veya kumara yatırabilir.

Antisosyallerin çoğu düzenli iş tutmaz ve bir baltaya sap olmazlar. Çalışabilecekleri halde işe girmez, girerlerse de sık iş değiştirirler. Gözleri eşinin bileziğinde, yaşlı annesinin emekli parasında, ailesinin veya bir yakınının servetindedir.

Kolaylıkla öfkelenebilir ve saldırganlaşabilirler. Çabuk kavgaya karışır, aile fertlerine kaba kuvvet uygulayabilirler.

Kamuoyuna yansıyan Antisosyal eylemlerinden şeytanî bir zekâya sahip oldukları sanılsa da genel olarak ortalamanın altında bir zekâ seviyesindedirler.

Alkol, uyuşturucu kullanımı sıktır ve madde aldıklarında antisosyal davranışları hem sıklaşır hem şiddetlenir.

Yıllarını adli psikiyatriye vermiş hekim olarak özetle şunları söyleyebilirim: Psikopatların empati seviyeleri düşüktür. Yüksek dürtüsellikleri vardır. Eylemlerinin felâket getiren sonuçlarını bile umursamazlar. Pişmanlıkları inandırıcı değildir, bir daha suç işlemeyeceklerine söz verirler ancak tekrar işlerler. Genelde daha çok kollarında olmak üzere bedenlerinde psikopatik kesi nedbeleri dediğimiz kendilerini yaralama izleri bulunur. Sorduğunuzda, "Bazen bunalıyorum, kan görünce rahatlıyorum" diye açıklama yaparlar. Yine dövmelere sık rastlanır ve genellikle de erkektirler.

Psikopatlığın sebebi tam bilinmemektedir. Tedaviden faydalanmazlar, bazı ilaçlarla agresiflikleri azaltılabilir.

Psikopatlar akıl hastası olmadıklarından ceza sorumlulukları tamdır. Bu yüzden suç işlediklerinde psikiyatri kliniklerine değil cezaevlerine gönderilir.

Son olarak çarpıcı bulduğum ve unutamadığım iki psikopatik suçtan söz etmek istiyorum:

40 yaşlarına erkekti. Samimi bir arkadaşı ile araları bozulmuş, tartışma esnasında bir gün önceye kadar aralarında su sızmazken onu acımasızca öldürmüştü. Daha sonra arkadaşının kulak kepçesini keserek anahtarlık olarak kullanmaya başlamıştı.

30 yaşlarında yine erkek olan diğer vaka ise şehirlerarasında otostop için oradan geçmekte olan bir esnafın Skoda'sını durdurmuştu. Yolda ise, kendine acıyarak aracına alan adamcağızın paralarını gasp etmiş, sonra da bıçaklayarak öldürmüştü.

Bu ikisine de niçin böyle yaptıklarını sorduğumda sırıtarak karşılık vermişlerdi.

Bu anlattıklarımdan bütün psikopatların suç işleyeceklerini iddia ediyor değilim. Aksine psikopat kişilik özellikleri olan birçok kişi iş adamı, gazeteci, yönetici veya siyasetçi olarak toplumda saygın durumda olabilirler. Ancak bu özellikleri tanımamızda ve tedbirimizi almamızda fayda var.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN