Arama

Prof. Dr. Atilla Arkan
Aralık 28, 2017
Dezavantajlı okullar ve sosyal adalet

AK Parti iktidarları döneminde eğitim alanına ciddi bir yatırım yapıldı. Okullaşma oranları, yeni öğretmen atamaları, öğretmen başına düşen öğrenci oranları, okul öncesi okullaşma oranları bu yatırımları somut olarak göstermektedir. Fakat tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de ekonomik gelişmişlik düzeylerinin farklı olması dezavantajlı bölge ve okullar olgusunu öne çıkarmaktadır. Türkiye'de kalkınmışlık düzeyine bağlı bölgelerde olduğu gibi gelişmiş illerin içerisinde de akademik başarısı düşük dezavantajlı okullar bulunmaktadır. İstanbul, Ankara, Bursa, İzmir gibi büyükşehirlerin belli mahallerinde dezavantajlı tasnifine giren okullar bulunmaktadır.

Önümüzdeki seneden itibaren lise yerleştirmelerinde mahalleye dayalı yerleştirme sistemi ile beraber okullar arasındaki farklar çok daha önemli hale gelecektir. Modern dönemde eğitim adaletin en önemli dağıtım aracıdır. Tüm dünyadaki araştırmalar, okuldaki eğitim kalitesi ile hayattaki başarı arasında doğru bir orantı bulunduğunu göstermektedir. Bundan dolayı dini ve insani değerler ile sosyal adalet duygusu ve sosyal devlet olma bilinci dezavantajlı okullara özel politikalar geliştirmeyi bir zorunluluk haline getirmektedir. Ak partinin en düşük oy aldığı kesim gençlerdir. Gençlerin memnuniyetsizliklerinin önemli bir kısmı eğitimin niteliğinden kaynaklandığından dezavantajlı okullarda eğitimin kalitesini arttırmak oy veriş davranışlarına etki bakımından da artık önem kazanmıştır. Bundan sonra somut çözüm önerilerine geçilebilir.

İlk olarak dezavantajlı okullar akademik başarı ortalaması, devamsızlık oranları, suç veya zorbalık vaka sayıları, öğretmen başına düşen öğrenci sayısı, öğretmenlerin tayin isteme sıklıkları, ailelerin ekonomik gelir seviyeleri gibi parametreler üzerinden tespit edilmelidir. İl ve ya ilçe milli eğitim müdürlüklerinde bir birimin analiz, izleme, tecrübe paylaşım toplantılarını koordine ve politika geliştirme için bir komisyon veya birimin oluşturulması faydalı olur.

Önemli diğer bir adım tecrübeli yönetici ve öğretmenlerin dezavantajlı okullara yönlendirilebilmesidir. Çünkü genelde daha az nitelikli öğretmenler daha yoksul öğrencilerin bulunduğu okullarda çalışmaktadır. Yöneticiler ve öğretmenler okulların fiziksel imkânlarının kısıtlılığı, kalabalık sınıflar, öğrencilerin hazır bulunuşluk düzeylerinin düşüklüğü, maaşların yetersizliği ve teşvik edici mekanizmaların yokluğu gibi sebeplerden dolayı dezavantajlı okullarda çalışmayı tercih etmemektedirler. Burada adalet bakanlığındaki atama usulü takip edilebilir. Bir hâkim ya da savcı belli asgari şartları taşıdıktan sonra kura yöntemiyle atanmaktadır. Dolayısıyla adalet hizmeti sağlayan kamu görevlilerini, puan üstünlüğüne göre değil, ülkenin her tarafına eşit hizmet götürme misyonuyla atanmaktadır. Diğer bir alternatif olarak dezavantajlı okullardaki yönetici ve öğretmenlere ilave maaş uygulaması ve özendirici teşviklerdir.

Diğer bir öneri ise şudur: Bu okullardaki yönetici ve öğretmenlere kapasitelerini arttıracak ve sorunları nasıl çözümleyebileceklerine dair özel oryantasyon ve hizmet içi programları uygulanması etkili olacaktır. Yönetici ve öğretmenlerin özel programlarla desteklenmesi fark yaratır. Sorunların çözümüne ve eğitimin kalitesini arttırmaya yönelik nitelikli programlar geliştirilmesi öncelik kazanacaktır. Bu noktada okullar arası tecrübe paylaşım mekanizmaları oluşturulması faydalı olur.

Bu okullara dair eldeki verilerin analiz edilip yol haritalarının sağlıklı bir şekilde ortaya konması ve uygulamaların takip edilerek revize edilmesi önemlidir. Çocukların ailelerinin ekonomik durumu, önceki okul başarıları, devamsızlıkları, katıldığı etkinlikler, öğrenme kapasitesi ve tarzının belirlenmesine dair testler, sosyal ve iletişim becerilerinin tespiti gibi veriler analiz edilmelidir. Gerçekleştirilen uygulama ve politikaların etkisinin ölçümü ve buna göre yeni adımların atılması faydalı olur.

Dezavantajlı okullarda eğitimin kalitesinin arttırılması için zorbalık, devamsızlık, sigara ve madde kullanımı gibi sorunlar düşünüldüğünde okullarda rehberlik öğretmenlerinden daha fazla istifade edilebilir. İhtiyaca binaen rehberlik öğretmenlerinin öğrenci başına düşen norm kadro sayısı arttırılabilir. Çünkü öğrencilerin başarılarının izlenmesi, profillerinin çıkartılması, ilgili analizler, etkinliklerin düzenlenmesi, öğrenci görüşmeleri gibi uygulamalarda rehberlik öğretmenleri aktif rol alabilir. Bu tür okullardaki rehberlik öğretmenlerinin arasında bir iletişim ve tecrübe paylaşım mekanizmasının kurulabilir.

Bu okulların kalitesinin arttırılması için ilde veya yakında bulunan eğitim fakülteleri hedeflere yönelik çözüm odaklı özel proje ve programlar uygulayabilirler. Bu tür okullara yapılacak harcamaların finansı Belediyelerden, Kalkınma Bakanlığı, Gençlik Spor Bakanlığı gibi kurumlardan temin edilebilir. Hükümetin bu okullar için özel bütçe ve programlar ihdas etmesi ayrıca düşünülebilir.

Bu okulların özel ders programlarına ihtiyaç duymaktadır. Müdür, öğretmen ve rehberlik hocaları müfredat üzerinde yetkilendirilip esneklik paylarının bırakılması faydalı olur. Dezavantajlı okullarda çocukların iyileştirilmesi ve özgüvenlerinin geliştirilmesi bakımından spor ve sanat çalışmaları son derece önemlidir. Akademik başarı beklentisi belli bir seviyede tutulup spor ve sanat derslerine ağırlık verilebilir. Bu ise okulların ders programları üzerinde yetkilenmesini gerektirebilir. Hatta ilgili öğretmen norm kadroları buna göre belirlenebilir.

Gençlik Spor Bakanlığı'nın bu öğrencilere yönelik yaz-kış kampları uygulaması son derece faydalı olacaktır. Bu kapasiteye sahip Büyükşehir belediyelerinin de sürece yaz kampları, macera parkları ve sosyal gelişim merkezleriyle sürece sokulması anlamlı olacaktır. Belediyeler bu hizmetleri hali hazırda yapmaktadır.

Dezavantajlı bölgelerde devamsızlık ve okulu terk oranları yüksektir. Bu sorunları çözmek için alanda işleyen şartlı eğitim yardımları geliştirilebilir. Var olan uygulamanın etkileri analiz edilerek hedefe uygun daha farklı modelleri üretilebilir.

Son olarak Türkiye'de bu konuda başarı sağlamış okullar bulunmaktadır. Bunların tecrübe ve uygulamalarının paylaşıma açılması çok faydalı olur.

Atilla Arkan

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN