Arama

“Araplar bizi arkadan vurdu”nun cevabı: KÛTÜLAMÂRE

Osmanlı, 1. Dünya Savaşı'nda o zamanki dünyanın süper gücü İngilizler'e karşı iki büyük zafer kazandı. Biri Çanakkale diğeri de Irak cephesindeki Kûtülamâre'dir. Unutulmak istenen büyük zafer 100. yıldönümünde hak ettiği şekilde kutlanıyor.

“Araplar bizi arkadan vurdu”nun cevabı: KÛTÜLAMÂRE
Yayınlanma Tarihi: 13.6.2017 00:00:00 Güncelleme Tarihi: 16.06.2017 15:19
Türk tarihinin unutulan zaferi Kûtülamâre, Araplar bizi arkadan vurdu genellemesinin yanlış olduğunu gösteren ve o zamanki dünyanın süper gücüne vurulan büyük bir zaferdi.

Kûtülamâre zaferi maalesef şimdiye kadar sıradan bir hadise gibi ele alınmıştır. Nitekim Ortaöğretim Tarih 10. Sınıf ders kitabında Kûtülamâre şu şekilde geçiyor: "Basra Körfezi'ne asker çıkaran İngilizler, Kûtülamâre bölgesinde ağır kayıplara uğradılarsa da yeni gelen İngiliz kuvvetleri sayesinde 1917'de Bağdat'ı ele geçirdiler". Senelerden beri ihmal ettiğimiz bu zaferimiz Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın iki seneden beri bu meselenin üzerinde durması neticesinde ön plana çıktı.

İNGİLİZLER IRAK'TA
İngiltere, Birinci Dünya Savaşı'nın başında Osmanlı Devleti'ne savaş ilan ettikten sonra Şattü'l-Arap ağzında Fav'a asker çıkararak kuzeye doğru ilerlemeye başladı. Petrol bölgelerine hakim olup, Bağdat'ı ele geçirerek Osmanlı Devleti'ne bir darbe vurmak niyetindeydi. Bölgede az sayıda asker bulunduğu için İngiliz kuvvetleri durdurulamadı.



İngilizler, 9 Aralık'ta Dicle ve Fırat'ın birleşim noktası Kurna'ya ulaşmışlardı. Irak ve Havalisi Komutanı Binbaşı Süleyman Askerî, gönüllüler ve aşiret kuvvetleriyle İngilizler'e karşı durmaya çalıştı. Bazı başarılar kazansa da Şuayyibe'de mağlup olunca, bu durumu gururuna yediremeyerek intihar etti.

TÜRKLER'E ARAP VE KÜRT DESTEĞİ
Dicle Nehri boyunca ilerleyen İngilizler, 28 Eylül'de Kûtülamâre'yi işgal ettiler. Bölgeye yeni atanan Irak ve Havalisi Komutanı Albay Nureddin Bey (Sakallı Nurettin Paşa) Türk birliklerini fazla yıpratmadan kuzeye çekti. Bu sırada bölgeye yeni gelen birliklerimizle Irak cephesinde asker sayımız arttı. Parayla kandırılan Arap aşiretlerinin bir kısmı İngilizler'in yanında savaşırken, birçok aşiret ise bayrağımız altında İngilizler'e karşı savaştılar. Zübeyd, Düleym, Ubeyd, Şemmar, Cubur, Canaibiyn, Abduh, Aneze, Müntefik ve Ka'b gibi birçok Arap aşireti yanımızdaydı. Araplar'ın yanısıra bölgedeki Kürdi, Berzenciye Seyidleri, Niayn Seyidleri, Talabani, Davude, Zengene, Dilo, Palani ve Zend gibi Kürt aşiretleri de Osmanlı ordusunun yanında savaşmışlardı. Arap aşiretlerinin içerisinde Şii olanlar da vardı. Bu aşiretler mezhepçilik yapmadan düşmana karşı Osmanlı ordusunda mücadele etmişlerdi. Hem Şii hem de Sünni Irak ulemasından düşmana karşı devletin yanında savaşılması için verilmiş birçok fetva da vardır.

İNGİLİZLER KÖŞEYE SIKIŞIYOR
22-24 Kasım 1915'te meydana gelen Selman-ı Pâk Muharebesi'nde İngilizler mağlup edildi. Yenilen İngilizler geri çekilerek Kûtülamâre'ye sığındılar. Artık yaklaşık 5 ay sürecek kuşatma başlamıştı.

Bu sırada yeni kurulan VI. Ordu'nun başına Alman generali Goltz atanınca, duruma tepki gösteren Albay Nureddin Bey görevinden istifa etti. Yerine Enver Paşa'nın amcası Albay Halil Bey (Halil Kut Paşa) atandı. Goltz Paşa'nın ölümü üzerine VI. Ordu Komutanlığı'na rütbesi generalliğe yükseltilen Halil Paşa getirildi.

Halil Paşa, İngilizler'i Kûtülamâre'den dışarı çıkartmazken İngilizler'in güneyden gönderdikleri yardım kuvvetleri de askerlerimiz tarafından defalarca mağlup edildi. İngilizler havadan uçaklarla yiyecek ve malzeme attılarsa da istedikleri ikmali gerçekleştiremediler. En son yardım teşebbüsleri olan tonlarca erzak taşıyan Julnar gemisi bizim elimize geçince askerlerimiz bu gemiye "Kendi Gelen" adını verdiler.

KÛTÜLAMÂRE ZAFERİ
İngilizler açlıktan at ve katırları keserek yediler. At eti yemeyen Hintliler açlıktan bir deri bir kemik kaldılar. Bu sırada İngiliz ordusunda görev yapan Hintli askerlerden Müslüman olanların bir kısmı birliklerimize iltica ettiler. General Townshend, Halil Paşa'ya rüşvet vererek kurtulmaya çalıştı, ancak reddedildi. Açlıktan bitap düşen İngiliz ordusu sonunda teslim oldu. 29 Nisan 1916'da Halil Paşa komutasındaki Türk birlikleri muzaffer olarak Kûtülamâre'ye girdiler. Esir alınanlar 6 general, 476 subay ve 13.309 askerdi.



İngiliz ordusu tarihinde 1781'deki Yorktown kuşatması sırasında Amerikan- Fransız kuvvetlerine karşı aldığı mağlubiyetten daha büyüğünü Kûtülamâre'de almış, 14 bine yakın esir vermişti. Nitekim Janet Wallach'ın Çöl Kraliçesi isimli eserinde "Kût'un düşüşü Britanya tarihindeki en korkunç yenilgilerden biriydi" şeklinde yorumlar.

Erhan AFYONCU / Sabah

2024 Fikriyat. Tüm hakları saklıdır.
BİZE ULAŞIN