Biyografi Öner Fikriyat Anasayfa

Oğuz Atay

Oğuz Atay

  • Doğum Tarihi 12 Ekim 1934
  • Doğum Yeri İnebolu
  • Ölüm Tarihi 13 Aralık 1977
  • Ölüm Yeri İstanbul

Oğuz Atay, 12 Ekim 1934'te Mehmet Cemil Atay ile Muazzez Zeki Hanım'ın oğlu olarak Kastamonu'da dünyaya geldi. Annesi Muazzez Hanım ilkokul öğretmeniydi ve oğlunun kültürel altyapısıyla o ilgilendi.

 

Oğuz Atay

Gençliği

1951'de liseyi 9.61 not ortalamasıyla bitirdiğinde Shakespeare'in Hırçın Kız isimli oyununda oynamış, Turgut Zaim ve Eşref Üren'den resim dersleri almıştı. Ama nafileydi. Babası güzel sanatların karın doyurmayacağını söyleyince Eşref Üren; "Babana söyle, sana köşe başında, işlek bir yerde bir bakkal dükkânı açsın o zaman. İyi para kazanırsın." demişti.

Babası filmleri ve romanları uydurma buluyordu. Bu yüzden Atay, gençliğinde babasıyla epey çatıştı.

Oğuz Atay

Üniversite yılları

Üniversite yıllarında Beyoğlu'ndaki Baylan Pastanesi'ne sık giden Atay, Ferit Edgü, Demir Özlü, Hilmi Yavuz ve Onat Kutlar'ın da aralarında bulunduğu kişilerle arkadaşlık etti.

Oğuz Atay, yedek subay olarak vatani hizmetini yapmak üzere 1957'de askere gitti. Ankara'da askerliğini yaparken Cevat Çapan ve Vüsat O. Bener ile tanıştı. Daha sonra Turgut Uyar, İlhan Berk, Cemal Süreya, Ceyhun Atıf Kansu, Ülkü Tamer, Ece Ayhan ve Atilla İlhan gibi isimlerle arkadaş oldu.

Oğuz Atay

Edebi kişiliği

Makale ve söyleşileri çeşitli dergilerde yer alan usta kalemin en etkilendiği yazar, Rus roman yazarı Dostoyevski oldu. 

Kültürel bunalım ve kimlik arayışı içindeki Cumhuriyet dönemi aydınının ruhsal ve düşünsel sorunlarıyla ilgilenen Atay, bireyi ve bireyin iç dünyasını, iç konuşma, diyalog, psikanaliz, hiciv, taklit, parodi, pastiş, yabancılaştırma tekniği olarak alay gibi çeşitli post-modern teknikleri kullanmak suretiyle romanın merkezine koydu.

 

Oğuz Atay

Vefatı

Oğuz Atay, 1976'da hastalandı. Önce grip olduğunu düşündü. İlaçlar baş ağrısını geçirmedi, hatta bir süre sonra çift görmeye başladı ve kısa sürede beyninde iki tümör olduğu anlaşıldı. Şikâyetlerinin müsebbibi tümörlerin alınması için 22 Aralık'ta Londra'da Royal Marsden Hospital'daydı. İki tümörden yalnız biri alınabildi.

13 Aralık 1977'de arkadaşı Altay Gündüz'lerin evindeyken Oğuz Atay bir ara banyoya gitti. Bir süre çıkmadı. "Nasılsın Oğuz?" diye seslendiklerinde; "Sevinmeyin, daha ölmedim." karşılığını verdi. Sonra yine sessizlik oldu. Bir şeyler ters gidiyordu. Gündüz kapıyı kırdı; Oğuz Atay yaşama veda etmişti. Atay, Edirnekapı Şehitliği'nde annesinin yanına defnedildi.

Oğuz Atay

Tutunamayanlar

Atay, ilk romanına 1968'de başladı. Tutunamayanlar… Atay, Tutunamayanlar'ı 1970'de bitirdi. Ama ötesi vardı. Bu roman bildik kalıpların dışında, çağının epey ötesindeydi. Başta Atay'a kendini sorgulatacak kadar az ilgi gören ve insansız edebiyat yaptığı şeklinde eleştirilen romanı, yazarın vefatından sonra epey ünlendi.

 

Oğuz Atay

Tehlikeli Oyunlar

Tehlikeli Oyunlar, Tutunamayanlar'ın bittiği yerde başlar. Tehlikeli Oyunlar romanında da yine bireyin iç dünyasındaki problemleri, çevresiyle uyumsuzluğunu, bunalımlarını okuruz.

Tutunamayanların kahramanı Turgut Özben yaşadığı hayatın içinden çıkıp gider, Tehlikeli Oyunlar'da Hikmet Benol ise yaşadığı düzeni terk ederek, bir gecekondu mahallesine yerleşir.

Oğuz Atay

Bir Bilim Adamının Romanı

Oğuz Atay'ın biyografik romanı olan Bir Bilim Adamının Romanı'nın kahramanı Mustafa İnan, yazarın diğer eserlerinde üzerinde durduğu aydın anlayışına yakın olmasına rağmen, diğer kahramanlardan çok daha ayrıcalıklıdır. Oğuz Atay'ın İstanbul Teknik Üniversitesi'nden hocası olan Mustafa İnan, Oğuz Atay'ın romanlarındaki tek olumlu kahramandır.

Sonuç olarak Atay, özellikle ilk iki romanında insan bilincini ve bilinçaltını çarpıcı bir biçimde sergiler. Birey içine düştüğü sosyal çıkmazdan kurtulmaya çalışmadan önce kendi benliğini sorgular; kimliğini tespite çalışır.Çünkü yazar, kendisini bulamamış bireyin toplum problemlerine çözüm bulamayacağını düşünür.

Oğuz Atay

Oyunlarla Yaşayanlar

Bu kitap, Oğuz Atay'ın yazdığı tek tiyatro oyunu. Devlet ve Şehir Tiyatroları'nda sahnelenir. Atay'ın Oyunlarla Yaşayanlar'ının, ilk iki romanı olan Tutunamayanlar ve Tehlikeli Oyunlar'la bir üçleme niteliği taşıdığı söylenir.

Atay'ın romanları gibi yazdığı bu oyun, tiyatro tarihimiz için yeni bir nefes olarak karşılanır. 

Oğuz Atay

Korkuyu Beklerken

Korkuyu Beklerken, Oğuz Atay'ın tek öykü kitabıdır.  Atay tüm kitaplarında olduğu gibi öykü kitabında da ironiyi oldukça fazla kullanır. Hatta edebi bir tarz olarak benimser.

Oğuz Atay'ın Türk öykücülüğüne kazandırdığı en önemli yenilik ironidir. Kitap 8 öyküden oluşur. Oğuz Atay, Kafka'yı çokça okumuş ve ondan etkilenmiş bir yazardır. Bu etkiyi en iyi yansıtan eserlerinden biri de Korkuyu Beklerken adlı hikâyesidir.

BİZE ULAŞIN